“Parayla ne yapılmaz?” sorusunun yegane cevabı ‘birikim’ olacaktır.
Nitekim ‘Doğru Borsa’ kitabında bunu detaylarıyla kaleme aldık.
Lakin görmekteyiz ki,
Ülkemizde Dolar adeta bir yatırım aracı olarak algılanıyor.
Yaşanmış çaresizlikler, öğretilmiş bir hataya gebe bırakıyor herkesi…
Nasıl mı?
Gelin izah edeyim.
Geçmiş yıllarda BÜYÜK BİR YANLIŞ olarak uygulanan negatif faiz politikası,
Bugüne kadar görülmemiş bir servet transferi ve enflasyon canavarı yarattı.
Öyle güçlü bir canavar çıktı ki meydana,
Türk Lirası tutan herkesi FAKİRLEŞTİRDİ!
Önceden görüp önlem alanlar veya,
Geç kalıp tasarrufları eriyenler oldu…
E haliyle negatif faiz ortamında Dolar arttı,
Yani Türk Lirası devalüe oldu!
Burada Dolar bir yatırım aracı değildi!
Türk Lirası cinsinden kaybedilen satın alam gücünü korumaya yönelik bir değer taşıma aracıydı.
Bunu yaşayan ve tecrübe edenlerin bir bölümü,
Nedenini bilmeden, sorgulamadan halihazırda ‘ÖĞRENİLMİŞ BİR DAVRANIŞ’ içerisine girdi…
İşte mizansenin başladığı yer de tam burası…
Gerekçesi ise çaresizlik!
Ezberlenmiş kalıplar bünyeye yerleşti…
Nasıl kalıplar konuşuluyor?
“Hep olduğu gibi seçim sonrası devalüasyon olur!”
“İhracatçı için devalüasyon olmalı!”
“Eninde sonunda kuru bırakacaklar ve devalüasyon olacak!”
Eğer negatif faiz ortamı devam ederse;
TESPİTMİŞ GİBİ DİLLENDİRİLEN bu ezber kalıplar gerçekleşir.
Lakin Türk Lirası’nda pozitif reel faize geçilirse;
Açık söyleyeyim Dolar alanlar REEL OLARAK ZARAR eder!
Yani dolardaki artış, enflasyonun altında kalır!
O halde bakacağınız yer en basit şekliyle neresi?
Tam olarak Türk Lirası vadeli mevduat faizleri.
Şayet TL mevduat faizleri enflasyonun üzerindeyse;
Dolar’da reel kazanç beklemek sizi fazlasıyla terse sokacaktır!
Remzi Özdemir ile Karıncalar TV’de (YouTube Kanalı) defalarca dillendirdik.
Mevcut durum ve koşullar, önceki yıllarda olduğu gibi değil.
Ve görünen o ki; seçim sonrasında (belki de bu hafta Perşembe) önden yüklemeli yani cari olarak mevduat faizlerini reel pozitife getirecek bir faiz artışıyla daha karışılacağız.
Dahası, para arzı içerisinde yabancı para ağırlığının etkisi bu denli fazlayken ekonomi yönetiminin en son yapmak isteyeceği şey devalüasyona imkan tanımaktır. Çünkü kur reel olarak artarsa enflasyon fırlar.
Kısacası,
Dolar artacak beklentisini pompalamak,
Mevcut politika ve ekonomi yönetim tarzı dikkate alındığında hem manasız hem de birçok bireyi zarara sokabilecek bir etkiye yol açabilir.
Şayet ekonomi politikası değişirse, belki o zaman iktisat bilimi ışığında başka senaryolar gündeme gelebilir.
Lakin mevcut durum daha önce olmadığı kadar nettir ve iktisat bilimine (çoğunlukla) uygun ilerlemektedir.
Unutmayın,
Faiz paranın fiyatıdır.
Faiz artarsa paranın fiyatı artar,
Tersi durumda düşer.
Sevgi ve vicdanla kalın…
Doç. Dr. Soner GÖKTEN