Defalarca yazdım söyledim.
SASA gerçekte zarar ediyor, vergi teşvik geliri yazarak fiktif kar raporluyor.
SASA 2023 yılına ait enflasyona göre düzeltilmiş finansallarını açıkladı.
Durum aynı.
1 Ocak – 31 Aralık 2023 dönemi itibariyle SASA’nın Sürdürülen Faaliyetler Vergi Öncesi Karı yaklaşık 122 milyon TL.
27 milyar TL’lik finansman gideri, düşük karlılığının temel nedeni.
Yani borca dayalı finansman riski SASA’nın omuzlarındaki ağırlığını koruyor.
Peki, SASA yaklaşık 18,1 milyar TL’lik dönem karına nasıl ulaşmış?
Süreklilik gösterir şekilde vergi teşvik geliri yazmaya devam ederek!
UFRS (Uluslararası Finansal Raporlama Standartları) çerçevesinde vergi teşvik geliri, gelecekte elde edileceği varsayılan kardan teşvik kapsamında ödenmeyecek vergi kısmını içeriyor.
Yani vergi teşvik gelirini yazmaya dayanak olan şey yapılmış bir PROJEKSİYONDAN diğer adıyla FİZİBİLİTEDEN ibaret.
Yani SASA şöyle diyor: Gelecekte yatırımlar bitince şu kadar vergiye tabi kar elde edeceğim, teşvik sayesinde şu kadar vergi ödemeyeceğim, onu bugünden GELİR olarak finansallarıma yazıyorum!
Ne ala memleket!
Denetim raporu 25. dipnot ifadesini aynen yazayım ki ne demek istediğimi daha iyi anlayın: “Söz konusu teşvike dair zaman kısıtı bulunmamaktadır. Yönetim tarafından hazırlanmış konsolide vergi karı projeksiyonları üzerinden yapılmıştır. Şirket’in büyüme varsayımları yatırımların tamamlanması planlanan 2024-2025 yılları göz önünde bulundurularak yapılmıştır.”
Projeksiyonu kim hazırlamış, yönetim!
Varsayımları kim yapmış, yönetim!
Yatırımlar ne zaman tamamlanıp nakit akışı üretmeye başlayacakmış, 5 yıl içerisinde.
Pes yahu!
İşte SADECE YÖNETİMİN varsayımıyla,
SASA’nın 12 aylık finansallarına yaklaşık 18,2 milyar TL vergi teşvik geliri yazılıyor.
Ve sonuç olarak SASA 12 aylık dönemde yaklaşık 18,1 milyar TL kar raporluyor.
Yani gerçekte durum öyle değil.
Önceki yılları bir kenara koyarsak,
2023/12 aylıklara fiktif vergi teşvik geliri yazılmasaydı, SASA yaklaşık 35 milyon TL zarar raporlayacaktı!
Gelelim diğer konuya.
23 Eylül 2023 tarihli ve ‘Enflasyon Muhasebesi Borsa Şirketlerini ve Bankaları Nasıl Etkileyecek?’ başlıklı yazımda aynen aşağıdaki ifadeleri kaleme almıştım.
“Şayet Mehmet Şimşek,
Olması gerekeni yapar ve enflasyon muhasebesini yılsonu uygulamaya alırsa,
SASA’yı ve benzeri işletmeleri özkaynak erimesi riskinden çekip çıkarır.
Çünkü yüksek enflasyon dönemi öncesinde yüksek finansal borç yapmış şirketlerin parasal kaynak karından faydalandığı ve öz kaynak artışı yaşadıkları gözlemlenecektir.
Bu nedenle, enflasyon muhasebesi şayet uygulanırsa, SASA gibi yüksek borçluluğa sahip işletmeler için enflasyon muhasebesi CANKURTARAN GÖREVİ GÖRECEK, özkaynak düzeyleri üzerinde olumlu etki yaratacaktır.”
Nitekim ucuz maliyetle borçlanan SASA; parasal kaynakların enflasyon muhasebesinde yaratmış olduğu avantajı enflasyon muhasebesi sayesinde finansallarına yansıtmış.
Gelir tablosunda, 2023 yılı itibariyle, yaklaşık 18,7 milyar TL ‘net parasal pozisyon kazancı’ raporlamış.
Diğer bir ifadeyle, enflasyon muhasebesi sayesinde dönem karına vergi teşvik gelirleri dışında ek 18,7 milyar TL’lik katkı sağlamış.
Bu sayede de; özkaynaklar 40,5 milyar TL düzeyinden, 65,8 milyar TL düzeyine yükselmiş.
Enflasyon muhasebesinin uygulanması gerektiği dönemlerde ertelenerek uygulanmaması; iş işten geçtikten sonra ise uygulamaya alınmasının hem yatırımcıları yanıltacağını hem de ucuza borçlanarak servet transferinin nimetlerinden yararlan şirketler açısından bir tür sermaye koruması aracına dönüşeceğini 30 Ekim 2023 tarihli ve ‘Enflasyon Muhasebesi Servet Transferini Gözler Önüne Serecek!’ başlıklı yazımda kaleme almıştım.
Kısaca,
SASA özelinde enflasyon muhasebesi uygulamasının can suyu etkisi yarattığını göz ardı etmeyin.
Vergi teşvik geliri ise süreklilik gösterir şekilde yazılmaya devam ediyor.
SASA, enflasyon muhasebesi uygulaması devreye aldığı için Mehmet Şimşek’e müteşekkir olmalı.
Tabi, servet transferinin nimetlerinden faydalanarak net parasal pozisyon kazancı sağlayan diğer işletmeler için de durum aynı.
Sevgi ve vicdanla kalın…
Doç. Dr. Soner GÖKTEN