Seçimler;
Gene seçilemeyenler seçilenlere oy verecek yakındır kim kazanacak kim kaybedecek belli olacak! Kaybedenleri iyi bilirim kazanan tarafta olmak işime hiç gelmedi. Ben hep çoğunluktan yana olmayı seçtim seçilmişlere yaklaşınca hayat hep tatsızlaştı.
Çok yakındır küçük ilçeye veya büyük bir ile girerken büyük fotoğraflar karşılayacak bizleri. California’ya hoş geldiniz diyecek seçilen bıyıklı belediye başkanı, ilin çıkışında ise Tokya’dan güle güle diyecek. Büyük seçilmiş Belediye Başkanları bizim paralarımızla arabaların üzerinde fotoğraflarını koyacaklar her yerde onları göreceğiz. Büyük büyük kafalarını gözlerimize sokacaklar az sayıda bayan aday göreceğiz bize hoş geldin ve güle güle diyen. Tamam tamam KADIN aday göreceğiz hemen düzeltin bakalım! Keşke bu hassas duruşu haklarımızı savunurken de yapsak olmuyor sadece gücünüz zayıflara yetiyor.
Sendikasız kaldınız haberiniz yok! Sendikasız bırakanlar primlerinin yatmasını bekliyor doğal olarak; ben Kadın yerine bayan yazdım diye beni suçlayın. Hemen tepkinizi verin çok önemli her zaman tepkinizi göstermelisiniz ben de daha dikkatli olmalıyım.
Erzincan’da doğa felaketi yaşanıyor sonuç ne olacak biliyor musun? Ben biliyorum nemalanma devam edecek göstermelik ceza kesilecek, hiçbir sorumlu istifa etmeyecek! Nerden mi biliyorum? Otoritenin sesi titriyor yok diyor bir şey. Daha önce radyasyonlu çay içmiştik hala da içiyoruz. Bu sefer kendi yaptığımız içkiler gidiyor iyi de geliyor her şeyi kendimiz yapıyoruz.
Seçimlerimiz bizi yoran, bizi yok eden seçimlerimiz. Sunulanları seçiyoruz önümüze ne konursa onu yemek alışkanlığımız var!
Erzincan son olmayacak gene doğa katliamı yapan bir işletme çıkacak gene Bankalarımız kredi verecek! Onları bizler yaşatacağız;rantı bölüşeceğiz daha sonra!
Sürdüdülebilirlik imzası atan bankalar kaç kredi verdikleri işletmeyi çevre konusunda denetliyor? Çevreye çok önem veriyoruz oysa! Kağıtsız şubeye geçerek her işlem için 2 adet A4 kâğıdı harcamaya başlayarak kağıtsız şube yaptığını sananlar Yönetim Koltuğuna oturmaya başlayalı çok olmadı! Daha fazla kağıt tüketen bankalar kağıtsız bankacılık yaptığını sanıyor. Sorun tam burada yönettiğini sananları da yönetiyorlar ve yalan söylüyorlar.
Nerden mi biliyorum bir şey değişmeyecek!
Ocak ayının ilk haftasında Japonya’da depreminde 242 kişi vefat etti aynı şiddette biz da yaşanan depremin sonuçlarını hep birlikte gördük. “Asrın felaketi” olarak tarihe geçti.
Biz de her şey “Asrın” olarak alınır normal ve sıradan olmak zordur bu topraklarda.
Adaylar kapımı çalıyor beni seçin diye, ara vermek zorunda kalıyorum yazıya, kusura bakmayın daha önce bitecekti yazı ama kapı durmuyor şehir merkezinde yaşam kapı açmakla geçiyor çok aday var hepsi depreme karşı beni seçin diyor.
Keşke Prof. Naci Görür bakan yapılsa Türkiye’nin imarı bilim adamlarıyla birlikte hazırlasa; hayatı mahveden iki şey var; biri geçmiş keşkeleri biride gelecek kaygıları…
Ben kapı açmalıyım seçilmek isteyenler geliyor keşke aday olmasalar depremden sorumlu olanlar keşke. Ama önümüze onlar konacak ve biz ne konarsa yemeye hazırız. Oysa pırasa yapmak çok kolay acı soğan da istemiyor ama…
Arkadaşım okuyor yazımı hep ilk ona okuturum, “Kadın” yazmalıydın diyor… Ben de biliyorum bizi KADINLAR kurtaracak çıkışımız kadınların ellerinden olacak. Erkekleri seçsek de onları yöneten kadınlar var yanlarında biliyorum….Onları seçmeliyiz aslında….Sesim o kadınlara aslında. Siz erkekler neden okudunuz ki! Siz erkekler sayesinde; Sendikamız, doğamız yok artık okumayın yazıyı da…
Doğayı savunanlara…
C.Ertuğrul Sadıkoğlu