Senaryosunu Yılmaz Erdoğan’ın yazmış olduğu bir komedi filminden esinlenerek ve negatif reel faiz döneminde dövizin alternatifi olarak borsanın ön plana çıkartılarak desteklendiği kanısıyla “PATRON MUTLU SON İSTİYOR” mottosunu yaratmış ve gerekçeleri ile birlikte görüşlerimi bir yazı ile kâğıda dökmüştüm (*)
Müteakip dönemlerde ise bu tezin yeniden gözden geçirilmesi için iki hususun altını çizmiş ve bunları “Patronun değişmesi veya değişme riskinin ortaya çıkması” ile “alternatif bir yatırım aracının yaratılması” olarak sıralamıştım.
Fakat sanırım öngöremediğim ve bu iki ihtimale eklemeyi unuttuğum veya ihtimal vermediğim bir gelişme oldu. Bunu da “Patronun değişmesi” başlığı altına almak da yanlış olmasa da, üçüncü bir başlık açmakta fayda var. Bu başlığı da “ Paradigma değişimi” olarak adlandırıyorum. Düşük faiz politikası veya halk arasındaki adı ile NAS Ekonomisinden vazgeçilmesi ve döviz kuru üzerindeki baskıya son verilmesi sonrası Patron Mutlu Son İstiyor mottosunun üzerine inşa edişmiş olan bir çok argüman da ortadan kalmış oldu.
Neydi Patron Son İstiyor Mottosunun altındaki argümanları;
– Dövize alternatif yatırım aracı olarak borsa ön plana çıkartılması,
– Ekonomini iyi gidişinin ispatı olarak borsanın vitrin görevi görmesi,
– Yatırım ve Emeklilik Fonlarının yanı sıra Varlık Fonu kaynakları ile endeksin ihtiyaç duyduğu kaynak ihtiyacının yaratılarak, borsanın desteklenmesi olarak sıralamıştım
2023 Genel Seçimleri sonrası yeni kurulan hükümetin para ve maliye politikalarının değiştirilmesine yönelik attıkları adımlar ile birlikte PARADİGMA DEĞİŞİMİ yaşanmış ve faiz artırımları sonrası ilk iki maddenin geçerliliği ortadan kalkmıştır.
Peki, son madde için gelişmeler nelerdir derseniz, cevap için endekste yaşanan düşüşün başladığı Ekim ortasından günümüze kadar olan takas değişimlerini iki periyoda ayırarak incelemek gerekir
Birinci periyot olarak 16 Ekim – 6 Kasım tarihleri arasındaki BİST30 ve BİST100’deki değişimlere baktığımızda; Yatırım Fonların tarafından ciddi bir satış yapıldığı ve bu satışın Emeklilik Fonlarının alımları ile karşılanmaya çalışıldığı görülmektedir.
6 Kasım ile 23 Kasım tarihleri arasındaki periyoda baktığımızda da benzer bir satış tablosu görülmesine karışın Emeklilik Fonlarının alış tarafında pek görülmediği, yerini yabancı aracı kurumlara bıraktığı gözlemlenmekte.
İncelemeyi biraz daha derine indirip endeks mühendisliğinin en çok yapıldığı bankacılık sektörüne baktığımızda da; özellikle Kahramanmaraş depremi sonrası, endeksi ayakta tutmak için Fonlar tarafından alınan bankacılık hisselerinin son dönemde devrinin başlamış olduğu görülmektedir.
Takas verilerinden de görüleceği üzere, Paradigma değişimi sonrası özellikle vaat edilen ve dört gözle beklenilen yabancının gelmemesi, kredi maliyetlerinin yükselmesi, mevduat/döviz/altın/kripto paralar gibi alternatif yatırım araçlarının ortaya çıkması ve endeks mühendisliğinin sürdürülmesine yönelik eskisi kadar güçlü bir iradenin gösterilmemesi gibi gerekçeleri göz önüne alarak, Patron Mutlu Son İstiyor mottosunun tekrar gözden geçirmeye karar verdim.
Fakat fikrim değişmedi, Patron Hala Mutlu Son istiyor ama, bunu hayata geçirmek için eskisi kadar çaba ve kaynak harcamayacak, o belli oldu.
O zaman mottoyu; “Patron Mutlu Son İstiyor Ama Olursa Ekime Kadar Diye De Ekliyor” şeklinde değiştirmek istiyorum.
Hangi ekim mi? Ona da yabancılar karar verecek!!!
(*) https://www.paramedya.com.tr/devami/91611/borsada-patron-mutlu-son-istiyor/