Enflasyon Döneminde Bankalara Görünmez El Desteği ve Emanet Paralar!
Şayet yılsonu itibariyle enflasyon muhasebesi uygulanırsa,
Bunun borsadaki şirketler üzerindeki muhtemel etkilerini 23 Eylül 2023 itibariyle Paramedya’da yayınlanan ‘Enflasyon Muhasebesi Borsa Şirketlerini ve Bankaları Nasıl Etkileyecek?’ başlıklı yazımda detaylıca anlattım.
Bankalar içinse şu cümleyi yazmıştım;
Bankaların elde ettiği karların büyük bölümünün satın alma gücünü yansıtmayan fiktif gelir niteliğinde olduğu enflasyon düzeltmesi sonucunda ortaya çıkacaktır.
Bankalar için doğrudan NETİCEYİ SÖYLEDİĞİM bu cümleye,
İşte bu yazıda bir PARANTEZ AÇIYORUM.
Zira bankalar özelinde SÖYLEMEM GEREKEN önemli hususlar var…
Efendim,
Net olan şu ki, enflasyon öncesinde kullanılan krediler yani parasal kaynaklar enflasyon dönemlerinde şirketlerin parasal pozisyon karı elde etmesini sağlıyor ve öz kaynak üzerinde artırıcı etki yaratıyor.
İşte şirketler için POZİTİF ETKİ yaratan bu parasal kaynaklar,
Onlara kredileri veren BANKALAR için tam tersine NEGATİF ETKİ yaratıyor.
Teknik bir ifadeyle,
Krediler, bankaların aktifinde yer alan parasal varlıklardır.
Bu bahisle de enflasyon dönemlerinde parasal pozisyon zararı ortaya çıkarırlar.
Şayet enflasyon muhasebesi uygulanmaz ise, her çevrildiklerinde müthiş kar yazarlar.
Lakin bu karların FİKTİF OLDUĞU ve reel olarak bu tür bir kazancın oluşmadığı enflasyon muhasebesi uygulanınca ortaya çıkar.
Peki soru şu olmalı?
Lütfen kaba nitelendirmem için af buyurun lakin,
Can alıcı olması için bu şekilde soracağım: BANKALAR APTAL MI?
Enflasyon dönemlerinde verilen kredilerden kayıp yaşayacaklarını bile bile, bankalar kredi hacmini neden artırmış olabilir?
Ben buna GÖRÜNMEZ EL DESTEĞİ diyorum!
Zira başka isim bulamıyorum.
Şöyle ki,
Bankaların bu kredi kayıplarının bir yerden telafi edilmesi gerekiyordu.
Nitekim piyasada düzeni sağlayan ‘görünmez el’ devreye girdi.
Kredi hacmindeki artış nedeniyle oluşacak KAYIP, düşük politika faiz oranıyla ve enflasyona endeksli tahvillerle KOMPANSE edildi.
Ayrıca unutmayın,
Ticari ve kurumsal kredi hacmini yüklenen kamu bankalarına sermaye enjeksiyonu da cabası.
Hatta AH O GÜZELİM KKM!
Kaymak tabaka için güzel olan Kur Korumalı Mevduat, aslında mevcut politika faiziyle BANKALARIMIZ İÇİN DE GÜZELDİ!
KKM ile dönen TL likiditesine politika faiziyle sahip olan bankalar, bu PARAYI %35 VE ÜZERİYLE SATTILAR, çok da güzel mi güzel kazandılar!
İşte bu örnek dahi GÖRÜNMEZ ELİN BANKALARA DESTEĞİNİ GÖSTERMEKTE!
İşte o yüzden o dönem bankalardan pek de ses yükselmedi!
Ne zamana kadar?
Kredi faizi üst limiti gelinceye,
KKM’nin yükü bankaların sofrasına bırakılıncaya,
Faizler yükseltilmeye başlayıncaya kadar!
E peki şimdi ne olacak?
Bankalar KOMPANSE EDİLMEYE devam mı edilecek…
Pek de gerek kalmayacak.
Çünkü, bu sefer de enflasyon dönemlerinde kullandıkları krediler ile NEMALANAN şirketlere hadi o kazançlarını geri getir denilecek.
%60 ve üzeri kredi faizleri ile enflasyon dönemlerinde bu şirketlere verilmiş paraların bir kısmı,
Yani EMANET PARALAR sistem tarafından geri alınacak.
Kısaca unutmayın,
Finansal sistemlerin doğası nettir: Adam Smith EL YOK dememiştir, EL GÖRÜNMEZ demiştir!
Sevgi ve vicdanla kalın.
Doç. Dr. Soner GÖKTEN