Kahramanmaraş merkezli depremde en fazla can kaybına uğrayan Adıyaman’da, Erdoğan’a yüzde 66.2, milletvekili seçiminde ise AKP’ye yüzde 52.33 oy çıktı.
Depremde en fazla bina yıkılan en fazla can kaybına uğrayan ve devletin ancak 3. günü ulaştığı ve bu nedenle yüzlerce değil binlerce insanın enkaz altında kurtarılmayı beklerken bağıra bağıra ve donarak ölen Adıyaman’da iktidara ve bunun sorumlularına nasıl bu kadar oy çıkar?
AKP ve Erdoğan’a tüm deprem bölgesinden oy geldi ama Adıyaman tamamen iktidarın hatasıyla mağdur olmuş ve binlerce kayıp vermişti.
Yok olan aileler, 3 evladını enkaz altında bırakan acılı babalar, kentin üzerinde günlerce gitmeyip kalan cenaze kokuları, hiç mi Adıyaman halkını öfkelendirmeyip tepki göstermesine neden olmamıştı?
Evet olmadı!
Üstüne üstlük AKP’nin büyük başarısı sabaha kadar konvoylarla, halaylarla kutlanmıştı.
Görüntülerde o kentte hiç deprem olmamış, hiç kimse ölmemiş ve düğün yapılıyor sanırdı.
Abartısız her evde bir ya da iki cenazenin çıktığı bu kentte neyin kutlamasıydı?
Neyin sevinci?
Türkiye Adıyaman ve Maraş’taki bu kutlamalardan dolayı ayağa kalktı!
Adıyaman, dahası eski Adıyaman öyle hassas bir şehirdi ki, mahallede birisi vefat etse 1 hafta kimsenin radyo-TV açmadığı hatta gülmediği bir şehirdi.
Peki ne oldu da insanlar bu kutlamayı yaptı?
Garip olan Cumhurbaşkanı bile Adıyaman’a geldiklerinde itiraf etmiş ve helallik istemişti.
Şehirde halen normal bir hayat yok, insanlar çadır ve konteynerde kalıyor.
Seçimden bir hafta önce ablamın cenazesi için Adıyaman’a gittim.
Çocukluğumun geçtiği şehirde nadir yıkılmamış ev gördüm. Yıkılan evlerin neredeyse tamamına yakını yeni yapılan evler. Yıkılmayanlar ise ağır hasarlı.
Mezarlık büyük acıların ve feryatların yükseldiği bir mekân.
Depremde yıkılmış ve 40 kişinin öldüğü evin enkazı kaldırılmış ama orada sevdikleri için ağlayan insanları gördüm.
Yeni yapılmış belediye binası bile yerle bir olmuş bir şehirde iktidar partisi nasıl oy kaybetmez tam tersi artar?
Adıyaman’a kızmaya öfkelenmeye gerek yok!
Bu sorunun tek yanıtı var:
Adıyaman zavallı ve çaresiz!
Son 10 yılda yaşanan konut furyasından dolayı ve kentte artan işsizlik nedeniyle herkes borçlu.
Hem de gırtlağa kadar.
Kiminin konut kredisi, kiminin bireysel kredi, kimisinin ise kredi kart borcu var.
Koca kent borçla yaşar hale gelmişti.
AKP’nin uyguladığı düşük faiz politikası bu insanları ayakta tuttu.
1.36 kredi kart faizi, bu insanları bankalara bağımlı bir yaşama mahkûm etti.
Şimdi korkuları, AKP giderse bankalar yeniden faiz arttırır mı? Dahası krediyi keser mi?
Aslında bu sadece Adıyaman’ın değil tüm Türkiye’nin korkusu.
AKP yıllarca insanları borçlandırdı ve bankalara bağımlı hale getirdi.
Ekonomi kötüye gittikçe insanlar daha çok yardıma ve borca muhtaç oldu.
AKP, bu insanları 2008 yılından bu yana hep tehdit etti…
Ben gidersem istikrar biter!
Meali şu: Ben gidersem borcunu borçla çeviremezsin!
İşte Adıyaman’da, Maraş’ta, Malatya’da ve hatta tüm Türkiye’de bu korku AKP’nin oy kaynağı oldu.