Bugüne kadar hep seçimin iki sonucu üzerine senaryolar yazıldı.
Cumhur İttifakı alırsa ne olur?
Mevcut ekonomi politikası devam eder ama bir noktada patlar. Geriye dönüş imkânsız hâle gelir. Çünkü bu ekonomi politikasını dünya kabul etmiyor. Rusya ve bir iki körfez ülkesinin dışında Türkiye’ye 1 dolar bile veren yok. Yani önce kur krizi sonra piyasada mal sıkıntısı. Çünkü bu model üretime değil ithalata dayalı.
Nitekim Şubat ayı ihracat rakamları geriledi ithalat patladı. Cari açık sürdürebilir değil.
Bir süre sonra ekmek için buğday ithal edecek dövizi bulamayacağız…
Bunu ben değil, tüm ekonomistler söylüyor.
İkinci alternatif yani Millet İttifakı konusunda olumlu beklenti var.
Çünkü mevcut ekonomi politikasını bırakacağını ve dünyada kabul gören bir politikanın uygulanacağını söylüyor.
Bu Türkiye’ye döviz girişini artırabilir.
Özellikle dünyanın tüm Merkez Bankaları gibi faiz artışı enflasyonun 6-7 ayda kontrol altına alınmasına neden olur.
En önemlisi hukuk alanında atılacak adımlar güven verirse, Türkiye’ye yeniden doğrudan yatırım gelebilir.
Bunlar konuşulan senaryolar.
Bir de herkesin korktuğu ve dillendirmek istemediği bir alternatif var.
O da deprem bahanesiyle seçimlerin ertelenmesi.
Allah korusun!
Böyle bir çılgınlığı AKP yapar mı?
AKP yapmasa bile Yüksek Seçim Kurulu, “olmaz” diye bir rapor hazırlarsa ve AKP buna sarılırsa…
İşte o Türkiye için kabul edilmez olur.
AKP ve yönetimi belki rahat bir nefes alır ama emin olun Türkiye ağır bir bedel öder.
Dünyaya böyle bir şeyi kabul ettiremeyiz.
Borsa allak bullak olur ve en önemlisi, kasası 58 milyar dolar ekside olan Türkiye’de büyük bir kur krizi yaşanır.
Böyle bir olasılık var mı?
Bilmiyorum! İnşallah olmaz ve olmayacağını umut ediyorum.