Tüm Türkiye’de bankacılar 1 Şubat tarihinde siyah giyinecek.
Gerekçesi ise sektörde uygulanan düşük maaş politikası. BDDK verilerine göre karları yüzde 500’ün üzerinde artan bankalar personeline yüzde 30 ile 50 arasında zam yapıyor.
Dünya bankacılık sektöründe kar lideri sektör aynı zamanda en düşük ücretle köle pardon personel çalıştıranlar arasında ilk sırada yer alıyor.
Bugüne kadar hep düşük maaş politikası ve yoğun çalışma temposuyla bildiğimiz Çin’den bile kötü durumdayız.
Çin’de yeni işe başlayan bir bankacının maaşı dolara çevirdiğimiz zaman 1300 USD. Yine 10 yıllık tecrübeye sahip bankacı Çin’de 2500 dolar maaş alıyor.
Avrupa’ya gelince hiç yazmasam daha iyi. Çünkü zaten üç kuruşa onca baskı altında psikolojileri bozulan bankacılar iyice dağılır.
Yine de ortalama 2 bin 800 ile 3 bin 700 euro arasında bir maaşı 10 yıllık bankacı alıyor.
Türk lirasına vurmaya gerek yok!
Ya Türkiye’de?
Asgari ücret kader oldu!
Yeni işe başlayan 4 yıllık üniversite mezunu gişeciye yıllarca asgari ücret veriliyor.
Tam bir köle pazarı.
Yıllarca yemeyip, içmeyip en iyi okullarda okutan anne babalar çocuklarını adeta bankacılık sektörüne köle olarak veriyorlar.
Okusun Katarlı ’ya, Alman’a, İspanyol’a. Fransız’a ve daha birçok ülke sermayesinin Türkiye’de kazanması için köle gibi çalışsın diye…
Geçen hafta bir banka şubesine gittim. Türkiye’de mevduat bankaları arasında ilk 5 ‘de yer alan bu bankada maaşları duyunca gerçekten o anne ve babalar geldi aklıma.
Verilen emekler ve tüketilen ömrün karşılığı bu mu?
9 yıllık bireyselci 12 bin lira maaş alıyor. Banka utanmasa ona da asgari ücret verecek.
Resmen eti de kemiği de senin bu kölenin mantığı gibi…
Sendikal hakkın olmadığı sektörde yabancı sermaye istediği maaş politikasını uyguluyor.
Sendika olsa ne yapabilir ki?
Grev yok! İtiraz yok.
En son Türkiye’nin en büyük ailelerinden birine ait bankada 5 yıl önce grev kararı aldılar diye sendikanın tüm yöneticileri hakkında “bankanın itibarına zarar verdiği” gerekçesiyle dava açıldı.
Neymiş efendim grev kararını bankanın camına asmışlar ve itibarı sarsılmış.
Üstelik banka bunu kin davasına dönüştürüp, çalışanlarına uyguladığı baskı ile sendikanın yetkisini kaybetmesine neden oldu.
Yerli sermayenin bunu yaptığı ülkede yabancı sermaye ne yapmaz ki?
Nitekim de yapıyor.
1 Şubat tarihi ezilen ve köle pazarına dönüştürülen bankacılık sektörü çalışanlarının sesiz çığlıklarını tüm Türkiye’ye duyurma gündür.
“Tam siyah simsiyah “sloganı ile o gün siyah giyecek olan bankacılar sektörün ücret politikasını haykıracak…