Şubeci’nin fazla mesai isyanı! Öğle yemeği bile yok!

Şubeci, gözü doymayan Türk bankacılık sistemini yazdı.

Şubeci

Şubeci

Doymayan, doyuramadığımız bir sistem ve sistemin demirbaşları.

Yaptıkça daha fazlasını pardon en az iki katını talep eden yöneticiler.

Geçen akşamki canlı yayında bana göre haklı görüşler ve haksız görüşler de var.

Bir Tapu örneği verildi.

Tapuda çalışan ve 12:30 da yemeğe çıkan devlet memuru hayatını kurtarmıştır.

Ömrü boyunca bir yüz kızartıcı suç islemediği surece ve kendisi devletten istifa etmezse devletten tıkır tıkır maaşını alacak ve 65 yaşına kadar da çalışabilecektir.
Sosyal ve özlük haklarının garantisi vardır. Kimse ona içeride insanlar beklerken çıkamazsın diyemez ayrıca mesela o tapu görevlisinin günde 200 tane tapu yapacaksın gibi bir hedefi de yoktur. Gelene geldiği kadar işini yapar mesai saati bitince de evine gider.

Şimdi soruyorum hangi şubeci arkadaşım bunu yapabiliyor?

Kapatsa müşteri pesinden yemeğe gelir yanında durur huzur vermez, müdürü ayrı konuşur, yanındaki mesai arkadaşının hedefi tutmamıştır o kişiye yapacağı satışı kaptırır, hedefi tutmazsa uyarı alır, sesini çıkartırsa ki bu bambaşka bir yere varır.

Müdürüne söylese diyecek ki müşteri her zaman haklıdır, IK’ya yazsa IK bölgeye paslar, bölgedekiler zaten olmuş birer akbaba anında mimlerler ve olacağı söyleyeyim sadece adi çıkar.

Bir şubede yeterli sayıda personel yoksa müşteri ziyareti yapılamaz.

Lobi yönetilemez.

Hedef tutturulamaz ve esas is mesaiden sonra baslar.

Artık saat 7- 8 -9- 10- 11 -12
Teftiş geldiğindeki bakin bu teftiş (sorgu teftişi değil ve yapılan is tam olarak bankacılık hizmet sözleşmesi aramak) saat 01:30 da çıkmışlığımız var.

Herkes iyi diyor güzel diyor
Sesimizi çıkaralım şubeciler olarak ama önce sertlerimizi da netleştirmemiz lazım.

İnsan ustu hedeflerin verildiği, yapılmayınca gerçekleştirilmeyince aforoz edildiğin, 3 ay sonra isten çıkartıldığın ve geçmişine hiç bakılmayan bu acımasız sistemde ses çıkartmak zor.

Karsımızda bir muhatap olup ise yarayacağını bilsek yapalım
Ama ne mudur ne bölge ne IK ne mesai arkadaşı maalesef paramedya kadar etkili olamıyor.

Hanife Hanim, Remzi Bey günde kaç tane isimsiz paylaşın mesajı alıyor bilmiyorum?

Herkes ismini saklıyor ben dahil, saklamak zorunda.

Bizi karsısına alıp da dinleyen, insan yerine koyan mı var?

Müşteri her zaman haklıdır da hâklidir diye diye abuk sabuk ütopik reklamlarla hepsini tepemize çıkardınız.

Sen gidersen yerine bekleyen bilmem kaç bin insan varlarla sürekli tehdit ettiniz.

Hedef yapılamadığında “Yapan nasıl yapıyor” ile  bizleri aşağıladınız, özgüvenimizi çaldınız, yetersiz ve basarisiz hissettirdiniz

Avrupa’da, Amerika’daki sistemi hiç islemesi mümkün olmayan Türkiye ve Türk insanına direttiniz.

Gişelerin önüne oturan kalkmıyor, çayı, kahvesi 2 dk’lık işlem bazen 20 dk oluyor.

Portföyler zaten psikolog! (Bir zahmet etmesin bedavaya yapılıyor) Esiyle derdi, para derdi, çocuğunun okulu yedi sülalesinin derdini dinliyor saatlerce

Ben merak ediyorum bilen varsa anlatsın Avrupa’da var mı cay, kahve, psikolojik danışmanlık hizmetleri?

Gecen bir müşterinin bağırırken güvenlik arkadaşımın sesini alçaltma konusundaki kibar uyarısı karsısında “Ben burada stres atıyorum kardeşim karışma bana bağırırım, sizin maaşınızı ben otuyorum ” diyen var mı mesela ben merak ediyorum?

Her kesimi saatli bomba gibi gezen bir millete maddi işlemleri üzerinden hizmet vermek ki su ekonomik çıkmazda zaten çok zor.

Hedefler …insanlık ve ihtimal dışı!

Cevapladığımız telefonun, verdiğimiz hizmetteki ses tonumuzun, konuştuğumuz surenin, işlemin hedefinin olduğu bir sistemden bahsediyorum.

Nerede var?

Tapu da mı, Vergi Dairesinde mi, Avrupa’da mı, Türkiye’de başka bir hizmet sektöründe mi?

Hem insanlarla uğraş hem müdürünle uğraş hem bölgeyle hem ik’yla hem hedefini tuttur hem ziyaret yap hem günde bilmem kaç tane müşteriyle bilmem kaç tane arama yap, hem önüne gelen gelmeyen herkese satış yap hepsi de mevzuata uygun olsun, basiretli bankacı ol

Nasıl?

İşler yetişmeyince mesaiye kalınca zaman yönetimi çok kotu olsun
??
E gel yap zaman yönetimini görelim!

Sonra fazla mesai, çok fazla mesai, çok fazla süper ekstra fazla mesai.

Sonuç?

Bu sistem, bu doymamışlık, bu sahte düzen, bu yönetim anlayışı, hedefleme stratejileri, personel sayısı, bu empatisizlik değişmeden hiçbir şey olmaz!

Olamaz.

Şubeci

Exit mobile version