Ağustos ayındayız…
Hava birçok ilimizde 40 derecenin üzerinde.
Enflasyon yüzde 79,6 ama bizde yüzde 300!!!
Herkes 1 TL’nin derdine düşmüş ve kurumlarımız daha önce örneği yaşanmamış şekilde emekli derdine düşmüş, emekliler promosyon derdine…
Olan ne kurumlara oluyor ne emeklilere…
Herkes bir şekilde yolunu buluyor.
Bir kısım hariç:
Şubeciler!
Pandemi yeniden hortlamak üzere hatta bence hortladı.
Korkuyoruz.
Emekli insanların yaşı malum.
Yürüyen, yürüyemeyen
Duyan duyamayan
Anlayan anlayamayan…
Herkes kesesinin derdine düşmüş şekilde şubelerde…
Yaz donemi.
İzinler kullanılıyor.
Eksik personel daha doğrusu “eksilttiğiniz” personel ayrı konu.
Bankalar olarak psikopatça bir pazarlığa ve saçma bir yarışa girdiniz.
Neden?
Cevap veriyorum:
Şubeciler daha çok eziyet çeksin diye!
Buna başka bir cevabim olamaz!
Çünkü ne yaşadığımızı bir Allah bir biz biliyoruz (siz bilseniz sanmam. Âmâ belki insafa gelirsiniz)
Şubelerde saat 17’den sonra bekleyen 50 kişi oluyor siz bunu görmüyor musunuz?
Öğlen arası zaten yok!
Laf anlatmaya çalışmakla, izahatla geçiyor zamanımız…
O verdiğiniz müthiş hedeflerde cabası…
İyice saçma sapan bir hal aldı!
İnsanlar tuvalete gidemiyor farkında mısınız?
Üstelik kulağı duymayan, asker telefonu kullanan, yürüyemeyen yaşlı insanlardan bir de dijital kullanmalarını istiyorsunuz…
Pardon siz şaka mısınız?
2500 TL ile rekabet başladı 5000 TL devam etti bugün 7500 TL’leri konuşuyoruz.
Yine soruyorum
Neden?
Az mı kâr ediyorsunuz, yetmiyor mu size, nedir?
Bana bir Allah’ın kulu çalışanlarına yaptığı bu eziyetin bir açıklamasını yapsın rica ediyorum!
Hayır hadi emekli. Maaşını aldık;
2 gün sonra bir daha rakamı arttırıyorsunuz bu sefer ” ben bir hafta önce maaşımı aldırttım bende en 7500 TL istiyorum, benim günahım ne? ” diye geliyorlar.
Gelip bu insanların, amcaların, teyzelerin sorularını cevaplamak ister misiniz?
Verdiğiniz ne stres yönetimi ne de öfke kontrolu eğitimleri ise yaramıyor!
Bilin istedim.
Bu emekli işi bizi hayattan emekli edecek!
Ne işimizi ne yapmamız gerekeni ne o verdiğiniz abuk hedefleri ne de tuvaletimizi yapamıyoruz!
Bu bankacılık falan değil!
Buna bir çözüm bulunmalı!
Bu is böyle olmamalı!
Ne yaşını başını almış insanları 40 50 derecede kuyruklarda süründürün, ne de personelinizi bu aciz ve açıklayamayacakları duruma düşürmeyin.
Yazıktır, günahtır
Bu sefer hem plazadakiler hem de BDDK!
Bizi duyun ve buna bir son verin!
Dayanacak güç, içinde bulunduğumuz durumu açıklayacak kelime tükendi anlıyor musunuz?
Yapmayın!
Bizler insanız…
Bizi, şubecileri, kadroları eksilttiniz!
Hadi o zaman çok güvendiğiniz dijital bankacılık yapsın bizim yaptığımız her şeyi?
Var mısınız?
Şubeci