Önceki gün İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile Ankara’da iftar yaptık.
İftarda sadece Yeniçağ yazarları vardı. Yaklaşık 3 saat boyunca İYİ Parti lideri ile samimi bir atmosferde sohbet ettik.
Bazen yazılmamak kaydı ile bazen haber amaçlı sorularımıza açık açık yanıt verdi.
Akşener’e ilk sorum şu oldu:
Sokaktaki vatandaş sürekli olarak AKP kötü, ama bunlar gelince ne yapacaklar? Diyor. Yok mu bir ekonomi programınız?
Akşener, ekonomi programlarını anlattı. Çok güçlü bir kadroyu tek tek saydı. Gerçekten hepsi işinin en iyileri diyebiliriz. İYİ Parti’nin ne yapacağını buradan anlatmaktan çok Akşener’in dikkatimi çeken bir sözünü öne çıkartmak istiyorum;
‘Programımızı anlatmakta yetersiz kaldık.’
İYİ Parti iyi bir kadro ile hazırladıkları ekonomi programını maalesef halka yeterince duyuramadı. Zaten bu bilinen bir gerçek.
Akşener bunu medyanın neredeyse yüzde 90’nın “havuzdan oluşması”na bağlıyor.
Akşener, medyadan duyuramadığımız programımızı bire bir görüşmelerle, ev-iş ziyareti ile yapıyoruz diyor.
Zaten sürekli olarak ziyaretlerdeyiz diye de ekliyor.
Kriz çok ağır
Akşener’e krizi sordum. Bir siyasi parti lideri olarak değil, bir anne, bir babaanne, dahası bir kadın olarak nasıl hissediyor.
Akşener, “Ben böyle bir krizi ilk kez görüyorum. Çok derin ve fakirlik boyutu her geçen gün artıyor” dedi.
Gerçekten de şu an yaşanan kriz, kesinlikle geçmiş yıllarda yaşanan krizden çok farklı. Hem uzun hem de fakirleşme boyutu her geçen gün daha da artıyor. Adeta dip noktası yok!
Akşener iktidara gelinceye kadar mümkün olduğunca sosyal belediyecilikle yardımları daha da artıracaklarını söyledi.
Ertesi gün ne olacak?
Gelelim ertesi güne.
Bu sadece benim değil neredeyse tüm ülkenin merak ettiği bir soru.
Seçimler yapıldı ve AKP kaybetti. Ertesi gün ne olacak?
Meral Akşener’in bu konuda gerçekten iyi hazırlandığını gördüm. Ertesi güne yönelik ciddi çalışmalar var.
Hangi kararnamenin yayınlanacağı ve neyin değiştirileceğine yönelik tek tek hazırlık yapılmış.
Devlet Planlama Teşkilatı’nın yeniden kurulmasından tutun da acil yargı reformu ve ekonomik birçok tedbir için kararnamelere kadar planlananmış ve hazırlığı yapılmış.
Akşener, Türkiye’nin seçimlerden sonra 1 gün bile kaybedecek vaktinin olmadığını söylüyor.
Gerçekten de öyle. Türkiye boğuluyor ve suni teneffüs için dakikaların bile önemi var.