Son yıllarda bankalarımız dijital bankacılık alanında adeta birbirleri ile yarışıyorlar . Cepten, internetten, telefondan, matikten, yani şube dışında her yerden her türlü işlemin rahat, kolay ve hızlı yapılması hedefleniyor ve büyük ölçüde başarılıyor .
Artık “Tek tıkla” yapamayacağınız bankacılık işlemi neredeyse yok. Hesap açabilir, kredi kartı alabilir , döviz, altın, hisse senedi alabilir, satabilir, parayı istediğiniz kişiye istediğiniz saatte gönderebilir hatta gece yarısı yüklü miktarda kredi bile çekebilirsiniz. Tek tıkla… Eski bir Bankacı ve banka şubelerine gitmeyi artık hiç sevmeyen bir banka müşterisi olarak bu kolaylıklara bayılıyorum. Kullanıyorum. Keyfini sürüyorum. Hatta sistemler çöküp de 2-3 gün bankama ulaşamaz, hiçbir kanaldan hiçbir işlem yapamaz hale düşersem karalar bağlıyor, mahvoluyorum . Hayatım kararıyor adeta. Bir an önce düzelmesi için elimden gelen tek şeyi yapıyor , bol bol dua ediyorum böyle durumlarda …. “ Allahım lütfen bankamın sistemine zeval verme, onu hacker saldırılarından , beceriksiz işlemcilerin hatalarından, egolu yöneticilerin zaaflarından, patronlarının cimriliğinden ve sisteme yatırım yapmamalarından koru…” diyorum. İşe yarıyor mu ?
Henüz bilmiyorum. Onlar genelde bu işlerin “ duyulması, duyurulması, iletişimin yönetilmesi ..” tarafına takılıyor … Ben de hala sistemlerin bir gece ansızın çökmeyeceğinden emin olmak istiyor ama olamıyorum.
Milyonlarca banka müşterisi dijital bankacılığın keyfini sürerken bu durumdan en çok faydalanan bir kesim daha var ; Dolandırıcılar . Onlar da yemeyip içmeyip kendi sistemlerini güncelliyor ve işlerine yatırım yapıyorlar . Yeni dolandırıcılık yöntemleri geliştirme ve dijitalin faydalarından yararlanma konusunda bankalarla adeta yarışıyorlar . Yıllardır “ Emniyetten. Savcılıktan arıyoruz, Terör örgütleri hesabınızdan işlemler yapıyor, hiç kimseyle konuşmadan , telefonu kapatmadan hemen şuraya gidin , hesabınızdan şu kadar para çekin , şu kişiye teslim edin vs.” diyerek profesörler, doktorlar , hakimler , iş adamları vs. binlerce kişiyi dolandıran dolandırıcılık ekiplerine “güncelleme” gelmiş . Yeni taktikleri şu;
“ Hackerler banka bilgilerinizi ele geçirmiş , hesabınızdan işlemler yapılıyor , biz bankanın siber güvenlik ekibiyiz, sizi bu saldırıdan koruyoruz , telefonunuza giren virüsü temizleyeceğiz, gönderdiğimiz linke tıklayın, telefonu sakın kapatmayın vs. vs…” diyerek cep telefonunuzun kontrolünü uzaktan ele geçiriyorlar. “Size gündüz hesabınızdan yapılan işlemlerin videosunu izleteceğiz şimdi, sessiz olun, savcılık kaydı oluşuyor “ diyerek onlar hesabınızdan her türlü işlemi ( kredi kullanma , döviz bozma , parayı başka hesaba transfer etme , gerekirse sesli onay verme vs.) gözünüzün önünde tıkır tıkır yapıyorlar. Tek tıkla dolandırıcılık ! Nasıl kolaylık ama ? Bankaların bu kolaylıklarına en çok Dolandırıcılar seviniyorlardır eminim bu arada .
Benim başıma gelmez demeyin. Size de çıkabilir . Geçtiğimiz günlerde yıllarca bankacılık yapmış, bankadan emekli olmuş bir banka müşterisinin hesabından bu yolla akşam saat 21’den sonra 50.000 TL bireysel kredi kullanıp bir hesaba transfer edilmiş. O hesaptan da kripto para sitelerinden birine gönderilerek İzi kaybedilmiş … Bankanın bu durumda yaptığı tek şey ise mağdur olan müşteriye bir mail göndererek “ hesabınızın güvenliği sizin sorumluluğunuzda , bilmediğiniz kişiden gelen linke tıklamasaydınız keşke “ diye akıl vermesi … Nasreddin hoca misali isyan edesi gelir insanın “ iyi de hırsızın hiç mi suçu yok ?!”
Hırsızlar elbette suçlu. Diğer taratan bütün gününü hastanelerde koşturarak geçirmiş , yorgun argın evine gelmiş , aklı dağılmış bir insanın en zayıf anında banka numarasına çok benzeyen ( sonu aynı numaralarla biten ) bir telefondan aranarak “ hesap bilgilerinizi hackerlar ele geçirmiş” diyenlere bir anlık gafletle inanması acı ama gerçek . Çünkü bu banka aylar önce günlerce sistem kapatmış , bilgilerin güvende olup olmadığı müşterilerce sorgulanmış, endişe edilmiş , banka tarafından günlerce özürler dilenmiş , jestler yapılmış… Bankalar müşteri bilgilerinin gizliliğini korumaktan 1. Derece sorumlu. Arayan kişiler müşteriye TC kimlik numaranız bu , adresiniz bu , Euro hesabınızdan şu kadar işlem yapılmış vs. diyerek kişinin kimlik ve hesap bilgileri hakkında kimsenin bilemeyeceği bilgiler içeren cümleler kurarak karşı tarafı bankadan aradığına blr şekilde inandırmış . Olay savcılığa intikal ettirilmiş . Kullandırılan kredi hemen ertesi gün dolandırılan müşteri tarafından bankaya ödenerek kapatılmış . Çünkü ödenmese bir de bunun KKB ve takip boyutu var .
Bu münferit bir olay da değil. Son dönemde bu konuda çok ciddi mağduriyetler yaşanıyor . Bankalar bir yandan tüm personeline evden, şubeden müşterileri arama, ürün satma, kullandırma hedefi verirken bir yandan da müşterilerle “ bankamız dışındaki numaralara bilgi vermeyin, linklere tıklamayın vs. Uyarısı paylaşıyor. Dolandırıcılar ise derslerine çalışmış şekilde bankacılık terimlerini kullanarak ve karşı tarafta güven telkin ederek , kafa karışıklığı ve endişe duygusu yaratarak ulaştıkları kurbanlarına internet bankacılığı üzerinden kendi istedikleri işlemleri tıkır tıkır yaptırabiliyor. Bu konuda toplum olarak son derece bilinçli olmak ve etrafımıza da uyarılarda bulunmak gerekiyor . Özellikle ileri yaş grubu, cep şube kullanımı konusunda çevreden destek almak zorunda kalabiliyor. Ön onaylı ve dakikada hesaba geçen kredilerle ne olduğunun farkına bile varmadan borçlanma ve bu parayı bir başkasına transfer etme riski ile karşı karşıya… Eskiden savcılıktan arıyoruz diyerek , terör örgütleri ile bağlantılı hikayeler anlatarak insanlara kendi elleri ile kendi paralarını çektirip elden teslim alan dolandırıcılar , artık bu işlemleri internet üzerinden gerçekleştirip , çaldıkları paraları kripto para alımına yönlendiriyorlar . Bu konuda bankaların ek kontrol mekanizmaları geliştirmesi ve özellikle kredilendirme işlemlerini çok daha kontrollü yapmaları şart .
Bu konudan ise yine en çok bankacılar şikayetçi . Her gün müşteri araması yapmak zorunda olan bir Bankacı durumu şu cümleyle özetledi ;
“ İnsanlar bankacıları dolandırıcı , dolandırıcıları Bankacı sanmaya başladı …”
Evet son durum bu … maalesef .