Evla Fazlı, ilginç bir tartışma başlatıyor: Bankacılık kadın mesleği mi? Neden kadınlar daha başarılı oluyor? Ve daha bir çok ilginç detay!
Bankada çalışan erkek oranı kadın çalışanlara göre neden bu kadar az dersiniz?
Çiçeği burnunda yeni mezun oldunuz..
Herkes işe girmenizi dört gözle bekliyor.
İşte o gün geldi ve ilk iş gününüz. Hep hayalini kurduğunuz toz pembe iş hayatınıza başladınız.
İş görüşmesinde ne kadar maaş teklif ettilerse aksini söylemeden koşulsuz şartsız kabul etmiştiniz toyluktan..
Bekarsınız; evde bekleyeniniz, ekmek su isteyeniniz yok. Maaşınızın ilk iş deneyiminiz olduğu için az olduğunun, emeğinizin karşılığının olmadığının henüz farkında değilsiniz.
Heyecanla atm’ e gittiniz ve maaşınızı aldınız.
Bütün hikaye bundan sonra başlıyor….
Aradan yıllar geçiyor kadınsanız eğer ilk başladığınız pozisyondan terfi aldınız maaşınız biraz arttı. Sonra evlendiniz eğer eşiniz bankacı değilse şanslısınız. Bankacıysa eyvah!
Yaptığınız işe göre aldığınız maaş az da olsa aile bütçesine katkıda bulunmaya yeter.
Zamanla terfiler gelmeye devam eder ve kendinizi müdür koltuğunda buluverirsiniz.
O koltuğun yettiğini yeteceğini düşünürsünüz daha üstü yokmuş gibi kenetlenir kalırsınız koltukla…
Ama erkekseniz; ilk başladığınız pozisyondasınız…
Maaşınız az, çalıştınız çalıştınız terfi yok hala. Sevdiğiniz birisi var evlenip yuva kurmak istiyorsunuz.
Aslında işiniz var ama maaşınız yok! Bir şekilde gözünüzü karartıp evlendiniz. Zaman geçiyor, geçindirmek zorunda olduğunuz ailenize yetmiyor kazancınız. Daha bankacılığın ilk düzlüğünde kopup gidiyorsunuz daha çok kazanabileceğiniz başka mesleklere.
Ve meydan kadınlara kalıveriyor. Yükselebildiğince yükseliyor kadın, maaşını katladıkça katlıyor.
Sonra bakıyor fena kazanmıyor, kimseye ihtiyacı yok. Boşuyor kendisinden az maaş alan eşini…
Eve gitse evde bekleyen yok, dışarı çıksa takılacak arkadaşı yok.
En iyisi mesai yapmak. Maksat yalnız kalmamak. Hem yukarıdakiler hala yanan şube ışıklarını görürlerse daha çok göze girer kim bilir?
Tüm ekip emrinde, o oturuyor diye onlar da el pençe oturuyor. Sadece şube değil genel müdürlükte oturuyor. İş yok ama eve gitmekte yok!
Arada sımsıkı mesleğine tutunan erkekler yok değil. Onları takdir etmek gerek…
Onlar geç evlenirler, belki de hiç evlenmezler evlenemezler. İş çıkışı ne kadar geç olursa olsun başkadır arkadaşlıkları erkeklerin, maç muhabbetleri hiç bitmez.
Taht oyunlarına dahil olmaları kadınların işine hiç gelmez.
Ama çalışan popülasyonunu renklendirdikleri için kadınlar erkeklerin varlığını her zaman isterler. Azınlık oldukları sürece hem kime ne zararı vardır ki zaten erkeklerin?