Bankalar tutturmuş bir akıllı hedefleme diye. Akıllı hedeflemeyi tutturanı da kovuyor, tutturamayanı da! Hanife Serter Akıllı Hedefleme’ yi yazdı:
Aylardır Paramedya’da yazıyor ve konuşuyoruz. Bankalar evden çalışan personellerine dahi akıl almaz hedefler veriyor, yapamayanları da işsizlikle tehdit ediyorlar diye.
Pandeminin ilk günlerinden itibaren en çok şikayet aldığımız bankalardan biri de yeşil renkli bankaydı. İnanılmaz boyutlardaki hedef baskısı insanları resmen bezdiriyordu. Yapılan video konferanslarda bölge yöneticileri tarafından söylenen iğneleyici, küçümseyici , tehditkar sözler en büyük şikayet konusuydu . “ Günde 50 telefon araması istiyorlar Hanlfe hanım, inanın öğle yemeği yemiyor, yerimden kalkmadan sürekli müşteri arıyor, arıyorum yine de yetişmiyor, bu hedefleri nasıl veriyorlar aklım almıyor , aklımı kaçıracağım “ diyordu bir çalışan.
Duydum ki bu banka şimdi “ 50 aramayı akrabalarınız ile tamamlamış, sistemi kandırmış, manipüle etmişsiniz “ diyerek çalışanları cezalandırıyormuş. Bu sebeple işten atıldıklarına inanmak istemiyorum ama bu yönde iddialar da var.
SİSTEM NASIL ÇALIŞIYOR?
Bankacılar bilir, bankalar uzun süredir “ akıllı hedefleme “ diye bir sistem (!) kullanıyor. Bu çok akıllı sistem nasıl mı çalışıyor ? Yapılan önceki çalışmaların verilerini toplayıp, ortalamalar alıp, şubelere, kişilere bölüp, paylaştırıp otomatik olarak sisteme yükleyip “ gönder” tuşuna basan bir parmak marifetiyle. Bu akıllı sistemler çıktı çıkalı insanlar iyice bir akılsızlaştı. Aklını kullanamaz oldu. Sistem ne derse o . Bir tane akıllı insan da çıkıp “ Ya arkadaş siz ne yapıyorsunuz ? Günde 50 müşteri aranır mı bir bankacı olarak, her işin bir usulü adabı var. Bir müşteri ile derli toplu bir şey konuşmanın makul bir süresi var. Bu iş böyle olmaz, yapılmaz, yapılsa da o işten size de bize de hayır gelmez “ demedi, diyemedi.
Paramedya İnstagram sayfasında biz bile bunun anketlerini, eleştirisini , geribildirimini yaptık da bankaların o yüksek katlarında çalışan, hedef dağıtan , akıllı sistemlere sözde hükmeden akıl yoksunları bunu çözemedi.
Baskıdan, eleştiriden, tehditten yılan, aklını kaçırmak üzere olan bazıları da “ Aman benden uzak olsunlar, ne halleri varsa görsünler, ben 50 aramayı sistemde göstereyim, şu günü bir kurtarayım da sonrasına bakarız…“ diyerek eş dost akraba aramaları ile günlük hedefini tamamlamaya kalkmış anlaşılan. Yapılan doğru mu ? Tabii ki yanlış. Bunu Paramedya’da da konuştuk , anlattık, yazdık defalarca . Olmayacak bir hedef varsa onu başka yollara saparak “ oldurmayacaksınız “ Olan yine size olur. Bir süre “ 50 arama yapılıyor bak…” diye gören akıllı sistem Allah bilir onu 60 yaptı. Doğru yapmak isteyenler belki 20-30’da kaldı. İzlemeye girdi, işten atılma tehditi aldı. Yapamayanlara “ Bakın yapan nasıl yapıyor ?!” dendi. Şimdi de yapanlara “ Bunu nasıl yaparsın ya?!” diye soruluyor.
Aklını tamamen bilgisayarlara , sistemlere teslim eden, insandan kopuk yaşayan, insana söz hakkı tanımayan her kurum bu saçmalıklarla er geç yüzleşecek. Ya dürüst ola ola doğruyu birlikte bulacağız, ya da birbirimizi Kandıra Kandıra hep birlikte batacağız.
Eksik kalan satışları için eş, dost, akraba aramamış bir tek bankacı kalmış mıdır acaba bu sektörde , özellikle de özellerde. Her satışçının tıkanıp kaldığı , bir ürünü bir yakınından rica ettiği bir hedefi mutlaka olmuştur. O hedefler çoğu zaman öyle tutmuştur . 50 arama hedefini akrabasını arayarak tamamladı diye bankacıyı işten atmak mı ? Bu konuda açılacak davalara hakimler ne diyecek şimdiden merak ediyorum. O hedefleri veren “ akıllı” sistemler, akrabalara rica minnet , hatır için satılmış ürünleri de çıkarıp iptal ediversin o zaman bir zahmet. Yapılan yanlıştır. Ama bu yapılan ilk yanlış değildir. İyi niyetli bir kurum önce “ Bu insanlar neden bunu yapmaya tenezzül etti ?” diye sorar. Olayın kaynağına iner, sorunu kaynağında çözer. Çözemezse de işte böyle Paramedya’ya düşer. Allah düşürmesin.