Yüzlerce insanı ekmeğinden edip, hayatını alt üst eden o bölge müdürü 35 yıl aradan sonra zorla da olsa gönderildi. Hayatı kararan bir bankacının onun hakkında söyledikleri tüm yöneticilere ibret olacak türden.
Paramedya ’da kısacık bir haber yayınlandı.
Giden banka bölge müdürünün arkasından lokma döküldü.
Küçücük bir haber o kadar çok yankı yarattı ki!
35 yıl aynı bankada bölge müdürü olarak görev yapan M.Ç bankası tarafından zorla emekli edildi.
Adam gitmiyor!
Fırsat bulsalar adamın ayakkabısının içine tuz koyacaklar.
Eskiden evlere misafirliğe gelen ve uzun oturanların ayakkabısına çabuk kalksın diye tuz koyaralarmış.
Sonra misafir ayakkabısını giyince tuzu fark eder ve hatasını anlar bir daha yapmazmış.
Bu bölge müdürünün ayakkabısına bankası tuz koyamadı ama ancak bölgeyi kapatarak gönderebildiler.
Gönderdiler derken yine de onure ederek emekli edildi.
Zaten 35 yıl çalışan adamı kalkıp da 17 maddeden gönderemezlerdi ki!
Ben bu bölge müdürünün arkasından konuşmayacağım.
Zaten canını yaktığı yüzlerce insan ve onun ailesi emin olun konuşuyordur.
Bu adamın kovduğu bir şube müdürü bana yazdı:
“Ona hakkımı helal etmeyeceğim! Cenazesine gidip hakkımı helal etmediğimi söyleyeceğim. Çocuklarının ve yakınlarının da bunu bilmeye hakkı var”
Ne kadar acı bir durum.
Ebedi son yolculuğuna giderken bile birilerinin seni kötü anması ve hakkını helal etmemesi. Ne kadar acı.
Şu üç günlük ömürde insanların senden bu kadar çok nefret etmesi tarifi mümkün olmayan kötü durum.
M.C bunu ne için yaptı?
O kadar insanın canını ne için yaktı?
Sadece koltuğunu korumak için.
Değdi mi?
Elbette hayır!
Geride bıraktığı enkazı, insanların alt üst olan hayatını hiç düşünmedi.
Şimdi hesaplaşma zamanı.
Yaşı kemale ermiş olan bu bölge müdürü artık kalan 3 günlük ömründe muhakeme yapmalı.
Tıpkı İbrahim Tatlıses’in şarkısındaki gibi.
Allah’ın ben nerede yanlış yaptım?
Sen koltuk için insanlığından çıktın!
Gördün ki, o koltuk 35 yıl sonra da olsa altından alınıyor.
M.C’nin içine düştüğü içler acısı son umarım bazı bölge yöneticilerine de ders olur.
3 günlük dünyada insanlarla oynamak, onların hayatını karartmak size hiçbir şey kazandırmıyor.
Emin olun ki, siz belki bu insanların ismini bile hatırlamıyorsunuz ama o insanlar bir gün sizin de arkanızdan lokma döküp, cenazenizde “hakkımı helal etmiyorum” diye bağıracak!
Karar sizin!
Ya kalp kazanın ya da musalla taşında hesaplaşmayı!