Altın neden düşüyor ve daha düşmeye devam edecek mi? En önemlisi altın halen güvenli liman mı? Usta analist Erden Armağan Er, bu sorulara yanıt veriyor:
Korona virüsün hızla yayılması Dünya Piyasalarında özellikle de Hisse Senetlerinde kabusa dönüşen satışlara neden oldu.
Önceki yazılarımızda da belirttiğimiz üzere virüsün aslında bir tetikleyici olduğunu, 2008’den bu yana dünya ekonomisindeki sorunların çözümü için Parasal Önlemler dışında herhangi bir adım atılmadığına vurgu yapmış, 2020 Yılı için işlerin her an tersine dönüp yeni bir krize dönüşebileceğine işaret etmiştik.
Yaşanan gelişmeler o kadar hızlı seyretti ki, 10 Mart Tarihli “Korona Krize Bahane Oldu” başlıklı yazımızda, borsalarda yaşanan sert düşüşlere karşın güvenli liman algısı yüksek “Ons Altın” ın bize bir işaret verebileceğini yazmıştık. O tarihte Ons Altın fiyatları 1.700 USD’ye kadar gelmiş ancak aşamamıştı.
Biz de teknik olarak kısa vadede bu seviyelerin hedef olduğunu, buradan kar satışlarının gelebileceğini ve satışların ilk etapta 1.550-1.560 USD seviyelerine kadar gerileyebileceğine ilişkin uyarıda bulunmuştuk. Ardından satışların devamı ile birlikte, 14 Mart tarihli yazımızda satışların 1.550-1.560 USD seviyelerini de kırarak, 1.450 USD seviyesine kadar geri çekilebileceğini not etmiştik.
GÜVENLİ LİMAN MI?
Elbette piyasalarda yaşanan aşağı yönlü hareketlerin can yakıcı şiddeti, Ons Altın’daki hareketlerin doğru analiz edilmesine mani olmuş olabilir. Akıllara “Hani Kriz zamanlarında Altın Güvenli Limandı? Neden şimdi düşüyor?” sorusu gelebilir ve gayet de haklıdır. Madem ki, bu konularda yorum ve analiz yapıyoruz, biz de bu sorulara yanıt vermeliyiz elbette.
Ons Altının Düşüş Sebepleri
İlk sebep, herkesin iddia ettiği üzere nakit yaratmak amaçlı olduğudur. Hisse ve Tahvil Piyasalarında pozisyon alan büyük yatırım fonları ve diğer yatırımcılar, bahsi geçen piyasalarda önemli ölçüde kaldıraçlı işlemler yürütmektedirler ve dayanak varlıklara gelen satışların düşen değerleri nedeniyle teminat tamamlama çağrılarına muhatap kalmışlardır. Bu nedenle ellerindeki altın pozisyonlarını likide ederek teminat eksiklerini tamamlama yoluna gitmişlerdir. Haliyle, zaten 1.450 USD/ONS’dan başlayan altının yükseliş hareketinin hedefi olan 1.700 seviyesi de görüldüğünden ve geçilemediğinden dolayı, hem kar satışları hem de likidite ihtiyaçları sebebiyle düşüyormuş izlenimi yaratmaktadır.
OLAGAN DÜZELTME
Bizim bakış açımızdan bakıldığında ise aslında gelen bu satışlar, hala yükseliş trendinde olan Ons Altın fiyatlarında olağan bir düzeltmedir. Ons Altın güvenli liman özelliğinden bir şey kaybetmemiştir. Ola gelen aslında olması gereken bir düzeltmedir ve tamamlanmasının ardından yoluna devam edecektir.
Diğer bir sebep ise, başta JP Morgan olmak üzere fiziki gümüş ve altın alan kurumların spot piyasayı baskı altında tutmalarıdır. Bu da gösteriyor ki, sözü edilen kurumların hala fiziki altın talepleri devam etmektedir. (Bu arada bir not olarak belirtelim, fiziki altın saklama kuruluşlarının, gelen talepleri karşılayacak fiziki altın stokları tükenmiş durumdadır.)
FED ETKİSİ
2008 Krizinde başlangıçta Ons Altın %25, Gümüş de %50 oranında değer kaybetmiş ve krizin ilerleyen aşamalarında sırasıyla 1.900 ve 50 USD/ONS seviyelerine kadar çıkmıştır. Hatırlarsanız başta ABD olmak üzere tüm gelişmiş Batı ekonomilerinde krize çare olarak Parasal Genişlemeci Politikalar devreye sokumuştu. Örneğin FED yaklaşık 1 Trilyon USD olan bilançosunu QE Programları( Quantitative Easing) ile 4 Trilyon USD’ye kadar çıkartmıştı. Hatta zamanın FED Başkanı Ben Bernanke’ye bu kadar çok para bastığı için “Helikopter” lakabı takılmıştı.
12 Yıl sonra geldiğimiz noktada yaşadığımız bu krizde de uygulamaya konulan önlemler tıpa tıp aynısıdır. Yine başta ABD olmak üzere, bütün Batı ekonomilerinin, çare olarak ABD Finans Kesimine 1 Trilyon USD Repo Piyasasından,700 Milyar USD QE4(Varlık alım programından) olmak üzere yaklaşık 320 Milyar USD da vatandaşlarına çek olarak para vermekten ibaret olduğu (Almanya 500 Milyar EUR, İspanya 200 Milyar EUR, İngiltere 435 Milyar GBP) ve FED Bilançosunun taahhüt edilen Fonlama rakamlarıyla 10 Trilyon USD’ye kadar çıkabileceği ortaya çıktı.
KRİZİN İLK AŞAMASI
Bütün bu gelişmeler ışığında bu kadar paraya boğulmuş piyasalar düzelme emareleri gösterse de sonuç bir “Hiperenflasyon” a işaret etmektedir. 2008 krizinde altın ve gümüşte ilk başlarda yaşanan kayıplar dikkate alındığında, henüz ilk aşamasını yaşadığımız krizde de benzer süreçler Ons Altın ve Gümüş’te yaşanabilecektir. Altın için düşüşün başladığı 1.700 seviyesini baz alırsak geldiğimiz saatler itibariyle(1.450-1.470 USD/ONS) yaşanan kayıp yaklaşık %17, Gümüş içinse yaklaşık %50 düzeyindedir. Bu durumda Ons Altında düşüş bir miktar daha devam edebilecek olsa dahi, bu durum Altına yatırım yapmak için bir alım fırsatı olarak değerlendirilebilir. Sonraki süreç ise bunca basılan kağıt paraların hiçbir değerinin olmadığının anlaşılması ile tek gerçek para olan altın ve gümüş olacaktır.
Erden Armağan ER-19.03.2020
erdener1970@gmail.com