HANİFE SERTER, bankaların son dönemde alışkanlık haline getirdiği HAFTASONU VADESİZ kampanyalarını yazdı. Peki bir müşteri kendi çıkarına olmayan ürünleri , teklifleri neden kabul eder ?
Hayatta üç meslek grubuna güvenebilmek şarttır;
1-Çocuğumuzu emanet ettiğimiz öğretmenlere.
2-Sağlığımızı emanet ettiğimiz doktorlara ve
3- Paramızı emanet ettiğimiz bankacılara.
Üçü de insanın en değerli varlığıdır. Güven duymadığınızda , içiniz rahat olmadığında uykularınızı kaçırır, hayat kalitenizi düşürür , tedirginliğinizi arttırır.
Bu nedenle bu üç meslek grubunun da çok iyi eğitilmiş olması, etik kurallara uygun davranması ve iyi kazanması gerekir ki iyi hizmet versin, kafası rahat olsun, gelir kaygısına düşmeden işini iyi yapsın…
ÖZELEŞTİRİ YAPMAK!
Paramedya.com.tr olarak bankacılık ve finans alanında yazdığımız, uzmanlaştığımız için eğitim ve sağlık sektörünün bugünkü durumunda öğretmen ve doktorlara karşı duyulan güvenden/güvensizlikten bahsetmeyeceğim. Ama her meslek grubunun kendi özeleştirisini yapmasını ve etik değerlerle uyumlu çalışılıp çalışılmadığını gözden geçirip bu konuda kamuyu bilgilendirici yayınlar çıkarmasını öneririm.
Bankacılık konusuna gelirsek.. Sektördeki gelişmeleri yakından takip eden ” eski “ bankacılar olarak hiç onaylamadığımız, anlam veremediğimiz, şaşırıp kaldığımız bazı konularda kamuoyunun daha bilinçli olması gerektiğini düşünmekteyiz.
Son dönemde en sık rastladığımız şikayet konusu: ” Haftasonu Vadesiz Mevduat Kampanyaları..” Çeşitli hedeflerle önceden şubelere duyurulan bu çalışmalarda şubedeki bankacının, vade dönüşü olan müşterilerin vadeli mevduat hesaplarının tamamını ya da en azından belli bir kısmını vadesiz mevduata aktarması ve bu sayede hafta sonu dahil 3 gün boyunca banka için ” bedava “ kaynak yaratılması beklenmekte. Bankanın bu işten çıkarı çok.
Faizini ödemek zorunda olmadığı mevduat kaynağını faiz karşılığı satarak kar etmeye devam etmekte. Peki müşterinin bundan çıkarı var mı ? Yok !
Peki bir müşteri kendi çıkarına olmayan ürünleri , teklifleri neden kabul eder ?
En iyi ihtimalle ; Müşteri cahildir . Bilmiyordur .
Bankacısına güvenmiştir , teslim olmuştur. Kendisi için en iyi olanı önereceğini düşünüyordur .
Bankacının bile bile, göz göre göre kendisini zarara uğratacak bir işlemi ona yaptıracağına ihtimal vermiyordur. Bu işlemden kaybedeceği getiriyi başka yerden telafi edeceğine inandırılmıştır .
Saftır. Bilinçsizdir.
Finansal açıdan cahildir .
Cehaletten, saflıktan, bir anlık zaafiyetten fayda sağlayarak gelir elde etmeye çalışmak aslında tam olarak dolandırıcıların işidir. Çünkü bankacı müşterisini önerdiği ürünlerle ilgili tam olarak bilgilendirmekle yükümlüdür . O kadar eğitim, sınav, sertifika bunun içindir . Ama ne hikmetse bu kampanya Zamanlarında bunların hepsi akıllardan uçup gidiverir .
BANKACIYA İYİLİK YAPMAK!
İkinci ihtimal ; Müşteri saftır. Bankacıya acımıştır. Bankacı hedef baskısı altında o kadar acınacak durumda, o kadar ısrarla , adeta gururunu bile ayaklar altına alarak yalvar yakar olmuştur ki müşteri vicdanen rahatsız olup bu ahlaksız teklife razı gelmiştir . Banka’nın kar etmesi , bankacının işsiz kalmaması karşılığında kendisi zarar etmeyi göze almıştır. Aklınca bankacıya iyilik yapmıştır. Oysa bu iyilikler bankacıya katlanmış hedefler olarak geri dönecektir . Müşterinin bundan haberi yoktur.
AHLAKSIZ TEKLİF
Üçüncü ihtimal ; Müşteri ahlaksızdır. Bankacının ahlaksız teklifi karşısında müşteri de bankacıya karşı başka bir konuda ahlaksız bir talepte bulunmuştur . Müşteri bu krizi fırsata çevirmek isteyerek bankacıdan olmayacak tekliflerle gelir. Temsil giderlerinden karşılanacak hediyeler, yemekler, jestler ile başlayan tavizler temsil gideri limiti olmadığında, kalmadığında cepten ödenecek ya da kendi kişiliğinden taviz verilecek noktalara kadar gelir ki üst yönetimlerin bunlardan hiiiç haberi yoktur (!) ( Reddedilen arsız müşterinin şikayetleri de bankacının başına ayrı dert olur. )
EN KÖTÜ İHTİMAL!
Dördüncü ihtimal en kötüsüdür . Suçtur. Müşterinin hesabından bu işlem yapılmıştır ama yapılan işlemden müşterinin haberi yoktur. İşlem bilgisi dışında yapılmış , vadelide bildiği tutar bir virman işlemi ile vadesiz hesaba atılmıştır. Günümüzde çeşitli kontrol mekanizmaları olması nedeni ile bu en zor ihtimaldir. Müşterinin imzası gerekir. Müşteriye SMS ile virman bilgisi gidebilir . Organize bir suç olmadığı sürece yapılması pek mümkün değildir. Yapılıyor ise en ağır cezayı gerektirir . Adeta müşteri aleyhine , banka lehine ” sebepsiz zenginleşme, haksız kazanç ” suçu işlenmektedir. Hedef baskısı altında gözü dönmüş bankacıların bir anlık gaflet ile yapacağı bu tür işlemler başlarını her an derde sokabilir.
VADESİZ HEDEF OLAMAZ!
Banka üst yönetimlerinin bu konularda hedef verme , kampanya düzenleme sevdasından vazgeçip bankacılık etik değerlerine uygun şekilde çalışmayı, müşterinin emanetine ihanet etmemeyi esas alması en doğrusudur. Üst yönetimlerin bu konudaki zaafiyetleri gerekirse alt kadrolarda frenlenmeli , doğuracağı sonuçlar hakkındaki yazılı bilgilendirme yapılmalıdır. Bankalar ve bankacılar bu konuda ısrarcı olmaya devam ederse müşterilerin de bu tekliflere basiretli şekilde yaklaşıp uygun bir dille reddetmesi, cehalete, saflığa, ahlaksızlığa prim vermemesi en doğrusudur.
Allah herkesi iyi, doğru, dürüst, ahlaklı, vicdanlı bankacılarla karşılaştırsın.