Türk Telekom’da ne oldu?

Türk Telekom’da batan milyar dolarlar ve büyük bir batıkla boğuşan Türk bankaları. O dönem Türk Türk Telekom’u satın alan Öger’e kredi veren bankalardan birin de Genel Müdür Yardımcısı olan Kerim Rota, olayı tüm ayrıntılarıyla anlattı:
Türk Telekom dünya tarihinin en başarısız ve en skandal özelleştirmesi olarak kayda geçti. Türk Telekom’un özelleştirilmesi ve batan 5 milyar dolarla ilgili ayrıntılar yeni yeni ortaya çıkıyor. Batık krediye karşılık yüzde 55 hisselere el koyan bankalar, bu hisseleri satmak için geçtiğimiz gün yabancı bir yatırım şirketini yetkilendirdi.
Bu haber ile birlikte bir tweet verilen 5 milyar dolarlık kredinin yeniden tartışılmasına neden oldu.
Tweeti atan Öger’e krediyi veren bankalardan birinin eski genel müdür yardımcısı Kerim Rota’ydı. 
“Çok dersler çıktı bu krediden Bankacılık sektörüne. En azından ben çıkardım” diyen Kerim Rota, Halk TV’de Cüneyt Akman‘ın programına konuk olarak, Türk Telekom kredi olayını ve sürecini tüm ayrıntılarıyla anlattı.
İŞTE KERİM ROTA’NIN HALK TV’DEKİ KONUŞMASINDAN SATIRLAR:
–işin üç ayağı var ilk ayağı özelleştirme şekli, kredilendirme mekanizması ve sahiplik.
-6.5 milyar dolarlık bir özelleştirmeydi. Yüzde 55 satıldı. İşin ilginç yanı yüzde 55 satış bedelinin az bir bölümü ödendi. Kalan kısmı türk bankalarından kredi talep edildi ve bankalar bu krediyi verdi.
-Buraya kadar çok büyük sorun yok. Normal şartlarda bir malı alırsınız kredi ararsınız. O krediyi de piyasa şartları içerisinde elde edersiniz. Burada kredi için Türk Telekom hisseleri teminat verildi. bu yanlış oldu. Normal şartlarda olmamalıydı. 
–5 milyar dolara ulaşan kredinin taksitleri bir süre ödendi. Bir süre sonra temettülerle kredi ödemeyle ödenmeye başladı. Böyle olunca Türk Telekom’u alan da yüksek temettüyü bir amaç edindi. Yüksek temettü ile yatırım yapamadı. yatırım için borç alındı. 
-Şirket 2016 yılından itibaren borç ödeyemedi. Bu kredinin takibe alınması gerekirken alınmadı. BDDK’nın bunu takibe alınmaması için talimat verildi.
-Bu kredi geçen yıla kadar yüzdürüldü ve sonra takibe alındı. Böylece geçen yıl borç veren bankaların kontrolüne geçti.Bankalar yüzde 55 hisseye el koyarak hissedar oldular.
-Bugün itibariyle bu yüzde 55 hissenin değeri 1.9 milyar dolar. Ama alacak 4.5-5 milyar dolar civarında. Dolaysıyla bu hisseler bu krediyi karşılayamıyacak.
-iki çıkış yolu var bankalar için. Birincisi 1.9 milyar dolar eden hisseleri satışa çıkartacaklar. Belki 1 milyar dolar belki 1.9 milyar dolar veren alıcı çıkacak. Ama 2026 yılında imtiyazı dolan bir şirket var yani yeniden devlete geçecek. Borçsuz teslim etmek zorunda. Hem şirket borçlu. Kimse bu şartlarda para verip almaz. 
–Burada soru şu: bu imtiyaz süresi bu satış süresinde uzatılacak mı? Burayı çok iyi takip etmek lazım. Bu imtiyaz uzatılırsa şirketin değeri bir anda fırlar.Ve satış imkanı yükselir.
-Ben şu soruyu sormak istiyorum: 2005 yılında lüblanlı bir gruba satılmasaydı da bir türk müteşebbis alsaydı bu iş buraya gelirmiydi? Benim cavabın gelmezdi.