Temiz bankacılık diye diye bankacıları temizlediler. Bir bankacı gözüyle bankacı temizleme pardon temiz bankacılık nasıl oldu?
Ben hep temiz gittim işe…Ayşe benden de temizdi . Müdürümüzü görseniz pırıl pırıldı. Manken olduğunu düşünürdüm Müdüre hanımın. Bir keresinde siz manken misiniz Hanife hanım demiştim. Bana müdür olduğunu çok hoş şekilde hatırlatmıştı.
Temiz insanlar olsak da kirli yüzlerimiz vardır. İnsanız ne de olsa. Müdüre hanım geldikten sonra erkekler daha bakımlı, bayanlar daha iddalı işe gelir olmuşlardı. Müdürümüzün güzelliği tüm şubeyi etkilemiş , hepimiz daha özenli işe gelir gider olmuştuk. Temiz bankacılık Hanife hanımla başlamıştı.
Rakip banka çalışanları bile bizim Müdüre hanımı konuşur olmuşlardı. Her bankadan hayırlı olsun ziyaretleri başlamış Müdüre hanıma tanışmak için sıra olmuşlardı. Temiz bankacılık neymiş diye o günlerde konuşmaya başlamıştık.
Hepimizin tek hedefi vardı artık yeni Müdüre hanım gibi olmak için çalışıyorduk, temiz işine bağlı örnek insandı bizim müdürümüz. Aile ve işini iyi ayırmayı başarmış hem şubesini hem de çocuklarını başarıyla büyüten biriydi bizim müdürümüz. Aksam olunca bizimle sohbet eder tek tek işlemlerimiz üzerinden konuşur bizi uyarırdı, bu satış olmamış müşteri veli nimet kandırmayın, iptal edin bu satışı gerçek ihtiyacı belirleyin öyle satış yapın temiz bankacılık yapın derdi. İmzasız bir işlem için Müşterinin ayağına kadar gidip imzasını bizzat kendisi almıştı bir seferinde.
Temiz Bankacılık Hanife hanımla başlamıştı ama onunla devam etmedi. Çok fazla satış olmaması, gerçek satış talebi Müdüre hanımın işten ayrılması talebine dönüştü. Ne olduğunu anlayamadık kendi aramızda olayı anlamaya çalışırken Hanife hanım aynı kibarlığıyla şubesindeki görevi Ayhan beye bırakmıştı.
Ayhan bey teftişten gelmiş her şeyin kuralını bilen bir müdürdü…
Ayhan beyle uyumlu çalışmaya başlamıştık. Bir yandan işten ayrılan müdürü unutmak, diğer yandan yeni idareye alışmak bizler için zor olmamıştı. Bankacılık bizi her ortamda işimizi iyi yapmaya alıştırmıştı . İçimizden hala Hanife hanımla yemeğe çıkan arkadaşlarımız da vardı. Eski müdürümüz yeni hayatına, biz de yeni Müdürümüze alışmıştık. Şube gişelerinden, pazarlamacı kadrosundan iş akti fesihler olsada biz işimizi iyi yapmaya devam ediyorduk. Hepimizin işini iyi yapması çok çalışması için sebepleri vardı. Esra’nın özürlü oğlu olması, benim ailemin iflas etmiş olması, Arzuların araba alması, Ekrem eşinden boşanması.. vardı işte sebepler . Her zaman sebep ararsanız bulursunuz hayatta.. siz sebep aramaya başlamayın…
BURASI ÇOK ÖNEMLİ
Ayhan bey de bize temiz bankacılık çok önemli demeye başlamıştı önemli olan sürdürülebilir kârlılık olduğunu her toplantıda anlatıyor örnekler veriyordu. Burası büyük camia arkanızdan büyük bir kurum var derdi. İş akdi fesih olana kadar…
Kezban hanım da teftiştendi, o da temiz Bankacılığı inanan işini doğru yapan bir müdürdü. Hanife hanım kadar düzen ve tertip meraklısı değildi . Rekabet, yan şubenin bizi geçmeye başlaması, satışların bölgenin istediği gibi gitmemesi gibi sebeplerden artık bize sert konuşmaya başlamıştı. Kısa sürede Kezban hanım yüzümüze kezzap atabilecek hale nasıl gelmişti hiç bilmiyorum. Zaten yüzümüze kezzap atmadan Kezban hanımı attılar. ..
HER TÜR İNSAN
Büyük camiada insan çoktur, hem çalıştıracak hem de atılacak kadar insan vardır. Neyse daha sonra teftişten olmayan Kemal Bey geldi iki sene kalmadan onun da sonu aynı oldu.
Temiz Bankacılığı ben “insan temizleme” olarak anlamaya başlamıştım. Şubelerde atılmalar…Genel Müdürlükte terfiler olarak hayatımız devam ediyor, sebeplerimiz arttığından daha fazla çalısmaya mesai saatlerinin dışına çıkmaya başlamıştık…
Halen devam eden Nuran hanım atılmadı atılmamak için herkesin gözünün içine bakıyor bizim de gözümüzü oyuyor olsun sebeplerimiz var bizim.
Yazı bitmeden Nuran hanım da atılmış. Temiz bankacılık işlemeye devam ediyor…