Bir bankacının vicdanı ile sınavı. Tahsis komisyonu nasıl alındı müşteri nasıl soyuldu. En önemlisi bankacı bunu nasıl vicdanına sığdırdı. Uğur Durak’ın yazısı:
2018 yılını bitirmemize günler kaldı.
Zor ve yorucu bir yıldı 2018. Gerçi bankacılık dilinde, üst kademe Ekim – Kasım gibi hemen şunu söylemeye başlar : ‘’ Arkadaşlar, önümüzdeki yıl daha zor olacak hazırlıklı olun. ‘’ Her gelen yeni sene yeni maceraları ve heyecanları ile gelmektedir.
Yılın bitimine sayılı günler kala, hemen hemen tüm bankalarda gündem maddesi ‘’ Tahsis Komisyon ‘’ olarak oluşturulmuş durumda. Hal böyle olunca bankaların yönetim kademesinde bulunan plaza ağaları hemen gerekli direktifleri bölgelere geçmeye başlamıştır.
Genel Müdürlükten hedefi ve direktifi alan çok sevgili Bölge Müdürleri de, şubelerine gerekli mesajı geçmiştir. Görevi üzerine alan pek kıymetli Şube Müdürleri de hemen çilekeş portföylerine gelen emiri iletmiştir.
Sektörde bu tarz bir emir komuta zinciri ve mail ağı yapılanması vardır. Herkes bir altına , o diğerine şeklinde uzayan bir emir komuta zinciri…
Aslında verilen emir ve istenilen şey basittir:
‘’ Arkadaşlar , malum devre sonu geldi. Son çeyrekte kredili – kredisiz , genç –yaşlı , kör –topal demeden portföy başına en az 90.000 TL Tahsis Komisyon ücreti alınmasını rica ederiz.’’
Aslına bakarsanız rica şeklinde söylenmesine karşın , içerisinde emir barındırır. Çünkü bu mesajdan hemen sonra şöyle bir mail gelir : ‘’ Tahsis Komisyon hedeflerini gerçekleştiremeyecek Bölgeler , Genel Müdürlüğe bilgi versin..! ‘’ Bu mesaj sonrası ortalık iyice karışır , bölge müdürleri , şube müdürlerine ; şube müdürleri , portföylerine aynı mesajı geçer. ‘’ Tahsis Komisyon hedefinizde sapma istemiyoruz.’’
MÜŞTERİYE YÜKLENME ZAMANI
Sistem çalışmaya başlamıştır artık. Kredili müşteri listeleri çıkartılır. Portföy bazlı olarak öncelikle rotatif veya işlek kredi kullanan müşterilere devre faizi dışlında ne kadar tahsis komisyonu yüklenebileceğine bakılır. Baktılar gerekli komisyon hedefi sağlanmıyor o zaman spot kredi ve taksitli kredi kullanan müşterilere yüklenme zamanı gelmiştir.
Burada iş biraz ali-cengiz oyununa döner. Kaptıra bildiğine saplarsın , kaptıramadığına uygun bir ‘’yalan’’ söylersin. Söylemek zorundasın çünkü sistem bunu senden istemektedir.
Söylenen en tatlı yalan , bu konu için şudur : ‘’ Sayın Müşterimiz Bay X ,Bankamızdan kullandığınız ( Spot veya Taksitli fark etmez ) kredi size %100 kefalet karşılığı verilmiş olup , söz konusu kredi limitinin istediğiniz zaman kullandırılması için sizden devre sonu için limitinizin %2 lik kısmı tahsis komisyonu olarak yılda 4 defa ( devre sonlarında ) alınmaktadır.
BANKACILIK MI POKER Mİ?
Bunu yiyende müşteride var, hadi oradan deyip kapat limitlerimi diyen de var. Birde işi inatta bindirip istenilen komisyonu ödemediği için sürekli limitlerinin, geçici yapıya alan yöneticiler var. Aslında bu bir çeşit poker hilesidir. Bankayı yöneten muhteşem kişiler kendilerini bir anda Poker oyuncusu olarak görür ve almak istediği tahsis komisyonu için bu yolla başvurur.
Zaten zor durumda olan müşteriler ama isteyerek , ama istemeyerek kendilerine gelen bu ‘’Tahsis Komisyon ‘’ ücretine ses çıkartmamadan kabul etmek zorunda kalmaktadır.
Ama firmasında banka kökenli finansmancı çalıştıran kurumlar bundan çok fazla etkilenmez , bu tarz firmalar hemen portföyleri ile pazarlık yapmaya başlarlar. Kendilerine sunulan komisyon için önce yarısını teklif eder. Malum her ikisi de aynı yolda yürümüş , sistemin inceliklerini biliyorlar.
Gözü tamamen kapalı ( Eyes Wide Shut ) olan müşteriler için yapılacak bir şey yok. Bu müşteri profili ‘’Gözü Tamamen Kapalı ‘’ filminde olduğu gibi tahsis komisyonu üzerine almıştır. Artık devre sonlarında bu grupta yer alanlar , eldeki kuş gibi her gelen komisyona eyvallah demektedir.
HEDEF BİTMEZ!
Yukarıda sayılanları hepsinin yapıldığını varsaysak bile , verilenen hedef henüz kapanmamıştır. Şimdi de kredi limiti olup kullanmayan veya sadece cari çalışan firmalardan zarflama yoluyla tahsis komisyon kopartılmaya (pardon , düzeltiyorum ) alınmaya çalışılır. Genelde mevduat olarak çalışılan bu grup tahsis komisyon ücreti hesaplarında kesildikten sonra uyanır. Bu müşterilere çokta haber verilmez aslında. Onların asıl ilgilendiği konu 32-34 gün vade de aldığı faizdir. Kimisi ses çıkartır , kimisi hadi boş ver deyip geçer.
Son 15 gündür kiminle görüşsem tüm portföylerden aynı ses yükseliyor. Üzerimize yüklenen ‘’Tahsis Komisyon ‘’ hedefi artık çok fazla ,katlanılabilir durumun çok ötesine geçti şeklindedir.
2018 3.Çeyrek döneminde bir bankanın sadece Ticari iş kolu üzerinden elde ettiği tahsis komisyon geliri ne kadardır? 5 Milyon TL , 10 Milyon TL , 15 Milyon TL …? Tamam tamına 29 Milyon TL dir.
İşin en güzel yanı da alınan tahsis komisyon ücretleri üzerinden %0,05 Bsmv (Banka Sisorta Mevduat Vergisi ) ‘nin müşteriye ödettirilmesidir. Hemen müşteriye ‘’Tahsis Komisyon’’ adı altında yükleniyorsun , birde vergisini ödettirip kemiksiz kazanç elde ediyorsun. ‘’
Not : Kasa Her Zaman Kazanır ‘’
Peki bu durumda çilekeş portföyler ne yapılıyor?
Tabi ki vicdan muhakemesi yapıyor. En zor durumda olanlar portföyler, bir tarafta bankaları diğer yanda müşterileri. Aldıkları veya almaya çalıştıkları ‘’Tahsis Komisyonu’’ doğrudan maaşlarına etki etmiyor ama ruh sağlıklarına etki ettiği kesin.
Hesabından bu tarz paranın çekildiğini gören müşteri ilk olarak , portföyünü arıyor. Her türlü tehdit , azar, kötü söze ve daha fazlasına telefonda göğüs geriyorlar. Nasıl germesinler?
Çünkü ‘’Tahsis Komisyon’’ hedef gerçekleşme üzerinden verim toplantısına giriyorlar. Tutmayan hedefleri için önce şube müdürüne , sonra bölge müdürüne izahat veriyorlar. Bu arada hedefi veren üst kademe bu konular yüzünden en ufak şikayet ve rahatsızlık istemiyor. Müşteri memnuniyetsizliği istenmiyor. Hele ki en ufak bir şikayet olsun …! Terk et , kaç çünkü tüm fatura portföylere kesiliyor.
MÜDÜRÜN ÖNÜNE KOYMAK İÇİN
Portföy olarak sistemde bulunduğum süre içinde özellikle son 2 yıl içinde ‘’Tahsis Komisyon’’ listesini çıkartıp , satış ve şube müdürümün önüne koyardım. Siz yazın , beni bulaştırmayın derdim. 250 TL olarak öngördüğüm rakam bir anda 750 TL olurdu. 1.000 TL dediğim 1.500 TL olurdu. Bunları hep sakladım. Yarın , bir gün hesabı sorulduğunda en azından kimin son kararı verdiği belli olsun isterdim.
Bankacılık mesleğinden en nefret ettiğim dönemler hep devre sonları olmuştur.
Karşındaki müşteri de insan , tamam belki unvanı AŞ veya LTD ama yine de bunları kuran ve işletenler insan. Zor olan ekonomik koşullar altında ne yapsınlar %25 ile %30 arasında kullandıkları kredinin devre faizini mi ödesin , yoksa tahsis komisyon mu ödesin ? Ödemediği durumda mevcut limitlerinin iptal edileceği veya sürekliden – geçici limite dönme tehditliyle karşı karşıya kalmış durumda. Ayrıca bir tek banka ile de çalışmıyor. En az 5 banka ile çalışsa , 5 yere birden bu komisyonu ödeyecek.
PORTFÖY OLMAZ ÇOK ZOR
Bu noktada portföy olmak cidden çok zor! H/G arasına sıkışmış bir ruh hali ile çalışmak ve buna yıllarca dayanmak çok zor. Kaldı ki ülkenin içinden geçtiği bu ekonomik sallantıda , 1 TL bile önemliyken müşterilerinden bu komisyonları alırken insanın eli titrer. (Benim titredi. En çok kavgam bu nedenle olmuştur.)
Bunu üstlerime hep şu örnekle açıklamaya çalışmışımdır. ‘’ Düşünün ki İskender yemeğe gittiniz. Şöyle 1,5 porsiyon şahane bir İskender önünüze geldi. Bir güzel yediniz. Yanında kola ,üzerine künefeyi de gömdünüz. İş hesap ödemeye geldi. Kendi kafanızdan hesabı yapmışsınızdır. İskender 25TL + Kola 5 TL + Künefe 10 TL hadi en fazla gelecek hesap 45 TL olsun. Ama kasaya geliyorsunuz.
Size ödemeniz gereken hesabın 75 TL olduğunu öğreniyorsunuz. O anda yaşadığınız şoku düşünün. Haklı olarak soruyorsunuz , neden bu kadar fazla ? Size gelen açıklama şu şekilde , ‘’ Sayın müşterimiz , bu dükkanın her daim sizin canınız İskender çektiğinde açık kalması için , geldiğinizde güler yüzle hizmet almanız için , en iyi ve kaliteli etlerden yapılan İskender yemek için , sizden ödemeniz gereken 45 TL ye ek olarak 30 TL daha alıyoruz. Ayrıca bunu yılda dört defa alıyoruz. Bunu ödemezseniz en kaliteli etlerden yapılan İskenderi , güler yüzlü hizmeti , her daim size hizmet eden bu mekanı bulamayabilirsiniz , hadi diyelim buldunuz bakalım biz sizi içeri alacak mıyız? Şeklinde cevap aldığınızda nasıl hissedersiniz? İşte bugün bankacılık sisteminde ‘’ Tahsis Komisyon ‘’ bu noktaya gelmiştir.
Devre sonuna günler kaldı. Listeler hazırlandı. Mailler atılmaya başlandı. Faiz ödemelerine ek olarak , tahsis komisyonlarda hazırlandı. Çilekeş portföyler için en sıkıntılı dönem başladı.
Şimdi den sektör emekçilerinin yeni yılını kutlar. Daha güzel ve sağlıklı yarınlarımız olmasını dilerim.
Saygı ve sevgilerimle,
Uğur Durak
Eski Bankacı, Genç Müteşebbis
ugurdurak34@gmail.com