Karlarının düşmesinden şikayetçi olan bankalar önümüzdeki günlerde yeni hükümete acil taleplerini bildirecekler. Bu talepler içerisinde komisyon ve masrafs serbestliğinden personel kovmaya kadar bir çok talep var.
2015 yılı bankalar için zarar edilen bir yıl olmadı. Ancak pazarın daralması ve Türkiye’nin içinde bulunduğu konjöktör bankaların karlarını geçmiş yıllara göre biraz daha düşmesine neden oldu. Öz sermaye karlılık rasyolarının sürekli düşmesi bankaların hükümete yeni talep götürmelerine neden olacak.
İstanbul’da bir grup bankacının Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’e krizi bahane ederek bazı taleplerini bildirmek için hazırlık yaptığı öne sürüldü.
İşte bankaların hükümete götürecekleri talepler:
–SERMAYE YETERLİLİK RASYOSU 8’E DÜŞSÜN
Bankalar uygulamadaki sermaye yeterlik sınırının fiili olarak yüzde 12 yerine yasal yüzde 8’e düşmesini istiyorlar. Bankalar bilançoya kredi gibi her yeni riskli varlık eklediklerinde, sermaye yeterlikleri risk oranında geriliyor. Sermaye yeterliği düştükçe, kredi verme imkânı azalıyor. Bankalara göre, sermaye maliyeti karlarının çok üstünde. bankaların sermaye maliyetini yüzde 15 olarak hesaplıyorlar. Bu orandaki sermaye maliyetine karşılık sektör; bilanço karlarının öz kaynaklara oranı olan yüzde 10.5’luk bir sermaye getirisi elde ediyor. Bankalar bunu cepten yeme olarark tanımlıyorlar.
-KOMİSYONLAR VE MASRAFLAR SERBEST BIRAKILSIN
Bankaların hükümetten bir başka önemli talepleri ise geçen yıl Ekim ayında yürürlüğe giren bazı masraf ve komisyonlara sınırlama getiren uygulamanın kaldırılması.Bankalar faiz dışı gelir kaleminde büyük düşüş yaşadıklarını ve bu masrafların yeniden serbest bırakılmasını istiyorlar. Yani bankalar, ben müşterimden istediğim masraf ve komisyonu alayım otorite bana karışmasın diyor. Geçtiğimiz yıl ekim ayına kadar bankalar müşteri hesaplarından kafalarına göre, istediği parayı alabiliyordu. Buna bazı bankalar bankacılık hizmet geliri derken bazıları da istihbarat,telefon ve hesap güncelleme ücreti adını vermişti. Bankaların aldığı masraflar arasında, ATM sorgu ücreti, kasa ziyaret ücreti, dekont ücreti gibi dünyada olmayan ücretleri müşterilerinden alıyordu. Ekim ayında tüm bunlar yasaklanmıştı.
MESAİ SORUNU:
İddialara göre, bankalar 2013 yılında Çalışma Bakanlığı İş Teftiş Kurulu tarafından başlatılan BANKACILIK SEKTÖRÜNE YÖNELİK ÇALIŞMA KOŞULLARININ İYİLEŞTİRİLMESİNE YÖNELİK TEFTİŞ PROGRAMI‘na son verilmesini istiyorlar. Bankalara bu program çerçevesinde bakanlık tarafından ceza kesilmiş buna rağmen bazı bankalar ödeme yapmamıştı. Ancak bakanlık raporu ile mahkemeye giden bankacılar geçmiş yıllara yönelik mesai ücretlerini alıyorlar. Bankalar bu yükün de üstlerinden kaldırılmasını istiyor. Ancak bunun pek de mümkün olmadığı çünkü Türkiye’nin uluslararası ILO anlaşmalarına attığı imzanın engel olduğu belirtiliyor.
PERSONEL DAVALARI
Bankaları rahatsız eden ve karlılığını olumsuz etkilediği öne sürülen konulardan biri de işten çıkartılan personellerin İş Mahkemeleri’nde açtığı davalar., Son aylarda sektörde artan işten çıkartmaların büyük bir bölmümü İş Mahkemeleri’nden geri dönüyor. Bankalar personele bu davalar nedeniyle hem fazladan ödeme yapmak zorunda kalıyor hem de dava masrafları ile boğuşuyor.