Milliyet Gazetesi’nden Kadife Şahin, yaklaşık 100 kişinin teröre kurban gitmesi ile ilgili olarak aradığı banka yöneticileri terörü lanetleme konusunda isimlerini vermekten korktular.
Bankacılık ve finans konularındaki haberleriyle tanınan Milliyet Gazetesi muhabiri Kadife Şahin bugüne kadar piyasalar ile ilgili aradığı banka yöneticilerini bu kez cumhuriyet tarihinin en büyük terör saldırısıyla ilgili olarak aradı.
Ancak çok sayıda banka yöneticisi, terörü lanetlemesine rağmen bu görüşünün kendi ismiyle yayınlanmasını istemedi. Kadife Şahin’in bugünkü Millliyet Gazetesi’ndeki haberinde bankacılar ““Biz siyasetçi değiliz, ama sorumlu olduğumuz kurumlar var” diyerek açıkça görüş vermedikleri belirtildi.
BÜYÜK TEPKİ
Bankacıların “sorumlu olduğumuz kurumlar var”diyerek of the record konuşmaları kamuoyunda büyük tepki gördü. Her fırsatta “işimiz rekamlarla değil insanlarla” görüşünü savunan banka yöneticilerinin oı kadar insanın öldüğü terör saldırılarını kınayamamalarını şaşkınlıkla karşılayan vatandaşlar, “konu para olunca her hırsatta bağırıp çağıran banka yöneticileri yüze yakın insanın ölümüne neden sesiz kaldılar? Bankanın karı 100 insanın canından daha mı çok onları ilgilendiriyor”diye sordular.
İŞTE O HABER:
Hiç biri duygularını tam olarak ifade ettiğinden emin konuşmadı. Konuşan, cümlesini yetersiz ve eksik bularak tekrar tekrar yanıt verdi. Konuşmak ayıp, susmak ondan da ayıptı. Acaba ‘Piyasa nasıl olacak?’ sorusu mu sorulacaktı… Çünkü onlar önce ‘insan’ değil, bankacı olarak görülürdü. ‘Yok’ dedi hepsi, ‘Piyasa ne olacaksa olsun. İnsan her şeyden değerlidir.’
“Biz siyasetçi değiliz, ama sorumlu olduğumuz kurumlar var” diyen bankacılar, Ankara’da 95 vatandaşın öldürüldüğü saldırıya ilişkin off the record şu mesajları verdiler:
– “Lanetliyorum. İçim kan ağlıyor. Çok üzgünüz. Ankara’da yaşanan katliamın yanıtını veremiyorum. Hala şoktayım. Dünyada böyle bir katliam var mı?”
– “Çok büyük bir acı. Karmaşık duygular içindeyim. Kimin ne olduğu, hangi taraftan olduğu önemli değil. İnsanlık dramı yaşıyoruz. İnsanın insanlığından utanmaması mümkün değil. Katledilen insanların amaçları barıştı, barış için yürümek istediler. Biz çok ayrışmıştık. Yürüyerek değil ama ölerek bu ayrışmayı sonlandıracaklar.”
– “Çok üzücü. Umarım hepimiz büyük bir birlik ve beraberlik içinde durmayı başarırız. Toplum olarak bu konularda gereken sağduyuyu gösteririz. Herkes bu konuları yeterince biliyor ve konuşuyor. Artık toplum olarak yapmamız gerekeni yapmalıyız.”
– “Diyecek bir söz bulamıyorum. Son derece tedirgin ve üzgünüm. Cumhuriyet tarihinin en büyük katliamı. Bundan kötüsü yok.”
– “İnsan ne diyeceğini bilemiyor. Artık dur bakalım ne olacak deme noktasında değiliz. Türkiye bu şiddet dairesinden çıkmalı.”
– “İnsan her şeyden daha değerlidir. Bir insan da ölse çok sayıda da insan ölse de. Bir can her şeye değer.”
– “Allah daha beterinden saklasın. Piyasalar ne olacak diye asla konuşmak istemiyorum. Daha geniş ve insani düşünmeliyiz.”
Birlik ve sağduyu vurgusu
BDDK Başkanı Mehmet Ali Akben ise, “Çok üzgünüm. Ülkemiz bunu hak etmiyor. Ülkeyi karıştırmak istiyorlar. Bir takım zorlukların içine düşürmek istiyorlar. Bütün halkımız, siyasi partiler sağduyu içinde hareket etmeliyiz. Türkiye güzel günlere yelken açarken bu yaşananlar rast gele şeyler değil. Bir takım eller koordine ediyor. Basınıyla, halkıyla, siyasi partileriyle birlik ve beraberlik içinde inşallah bunun üstesinden geleceğiz” diye görüşlerini aktardı.
‘Teröre karşı ortak duruş sergilemeliyiz’
İş dünyası da saldırının hemen ardından tepkisini ve endişelerini dile getirdi. TÜSİAD şu açıklamayı yaptı:
“Terörün ve şiddetin ülkemizin üstüne çöktüğü bugünlerde ülkemizin başkentinde, merkezi bir yerde ve barışçıl bir halk buluşması sırasında böyle bir saldırının gerçekleştirilebilmiş olması vatandaşlarımızın can güvenliği adına son derece endişe vericidir.
Başta siyasi partilerimiz olmak üzere, hepimiz, terör ve şiddete karşı kayıtsız şartsız ortak bir duruş sergilemeli, şiddet ülkemizden tümüyle sökülüp atılana kadar kararlı bir mücadelenin içinde olmalıyız.”
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, barışı ve kardeşliği hedef alan terörün her türlüsünü şiddetle kınadıklarını söyledi.