Bankacılara yönelik hedef baskısı yerini tehdit , korku ve şantaja bıraktı. Bir satış müdürünün portföylere attığı elektroik postada “yok artık”denilecek tehdit içeriyor. Üstelik bunu açık ve alanen yapıyor.
Bankacılıkta artık son nokta ya gelindi. Hedef baskısı bankacıya şantaja dönüştü. Çalışma Bakanlığı’nın adete kaderine terk ettiği onbinlerce beyaz yakalı bankacılık tarihinin en kötü dönemini yaşıyor. Verilen hedefleri puan sistemine dönüştüren yabancı sermayeli bir banka, sadece bir ay bile düşük performans gösteren personeli elektonik postayla açık açık tehdit ediyor.
editor@paramedya.com adresine ulaşan bir elektrok yazışma sektörün ne hale geldiğini açık bir şekilde gözler önüne seriyor. Söz konusu bankanın bölge satış müdürü tarafından bir çok şube çalışanına gönderidiği anlaşılan postada, dini duygularla da alay edilerek “zafer inananlarındır” cümlesi dikkat çekiyor. Aylık performası 75 puanın altında kalan personele ise açık bir tehdit yapılarak , “75 puanın altında kalan 32 arkadaşımız; bu bölge var olduğu müddetçe sizi asla unutmayacağız. Bizi yarı yolda bıraktınız ve aynı yolda olmadığımızı kanıtladınız” diyor.
BU SUÇTUR
İş hukuku uzmanları söz konusu bölge satış müdürünün bu sözlerinin mobbinge girdiğini ve bunun mahkemede delil olarak sunulabileceğini belirttiler. İş hukugu uzmanı Dr. Sadi Pektaş, “6098 sayılı Borçlar Kanununun 417. Maddesi, işçinin aynı zamanda kişiliğinin korunmasını da işverene sorumluluk olarak yüklemiştir. Açık tehdit ve deşifre suçtur. Yargıya açıktır”diye konuştu.
MUHATABA DAVA
Hukukçular, bu tür olaylarda maddi tazminatın yanı sıra mutlaka ceza davasının da açılması gerektiğini belirtiyorlar. Hukukçular bu davaların sadece işverene yani bankaya değil aynı zamanda psikolojik tacizi yapan amire de maddi ve cezai davaların açılması gerektiğini belirtiyorlar.
Hukukçular, “mahkemelerde bankalar malesef bu tür baskıları kabul etmiyor ve münferit olay olarak gösteriyorlar. Bir süre sonra da olaya neden olan kişiyi işten atıp kurtuluyorlar. Bu nedenle psikolojik taciz gören kişi aynı zamanda mutlaka amirine karşı da dava açmalı”dediler.