Geçtiğimiz hafta sonu , Paramedya takipçileri İnstagram sayfamızdaki anketimize katılarak , 3. kez Bankacıların “En Sevdiği CEO ve IK GMY’si” ni seçme haklarını kullandılar. Bankaların her yıl belirli dergi ve platformlardan düzenli olarak ( satın ) aldıkları, reklamların ödüle, ödüllerin reklama dönüştüğü “ EN İYi” ödüllerinden farklı olarak, Paramedya Anketi tamamen Paramedya takipçilerinin belirlediği kriterler , belirlediği adaylar ve verdiği oylarla gerçekleşmekte . Bu nedenle de bir çok kişi tarafından ilgi ile takip edilmekte ve paylaşılmakta . Bankacılara bu seçme ve seçilme hakkını tanımış olmaktan dolayı mutluyuz.
Bankacıları ortak bir platformda buluşturmayı , ortak sorunlarını gündeme getirip duyurmayı , tartışmayı amaçlayan İnstagram sayfasında yıl boyunca paylaşılan şikayetler , sorunlar , olumsuzluklar sonrasında , yıl sonunda durup soruyoruz :
“ Bu sektörde “Sevilen” bir yönetici olmanın kriterleri nelerdir ve en SEVİLEN Genel Müdür ve IK GMY’si kimdir ? “
Bu ankette aday olabilmek bile bir başarı . Hiç aday gösterilmeyenlerin, ismi bile bilinmeyenlerin , anılmayanların durup kendilerini sorgulaması gereken bir anket bu.
Sorumuza gelen binlerce cevap arasında “ en çok” yazılanlar Anketimizin temelini oluşturuyor . Bankacılar tamamen özgür iradeleri ile oy kullanabildikleri , dışarıdan müdahale edilemeyen, yöneticilerin diktesine maruz kalmadıkları bu ankete her geçen yıl daha fazla ilgi gösteriyor ve katılım sağlıyorlar. Bu vesile ile hepsine çok teşekkür ediyoruz.
Günümüz dünyasında, modern iş hayatında “yöneticisini sevmek” adeta bir lüks, gereksiz bir detay olarak algılansa da biz her alanda olduğu gibi Bankacılıkta da “ insan sevgisi” nin vazgeçilmez bir değer olduğu inancı ile bu anketi yapmaya devam ediyoruz . Rakamsal verilerden hareket edilerek “Başarılı yönetici , başarılı banka” seçmek çok kolayken, yüz binlerce banka çalışanının gözünden gönülleri fetheden üst yönetimleri görmek ve seçmek hiç de kolay değil. Bu sektörde hala on binlerce Bankacı kendilerini insan olarak değersiz hissetmeye , “ görünmez “ olduklarını düşünmeye devam ediyorlar. Bazı bankaların CEO ve İK’ları ile ilgili “ bu ankete asla aday olamazlar “ yorumları çokça geliyor ne yazık ki… Bunca olumsuzluk arasında, biraz da olsa nefes alabilmek ve umut verebilmek adına biz yine de olumluya ve iyi örneklere odaklanıyoruz.
Bu noktada bu yıl 3. kez karşımıza yine İş Bankası Genel Müdürü Sayın Hakan Aran ve QNB Bankası İK GMY’si Sayın Cenk Akıncılar çıktı. Paramedya takipçisi Bankacılar yine oyları ile onları günül tahtının zirvesine taşıdılar.
Bankacılar kendileri ile empati yapabilen , adil ve hakkaniyetli davranabilen , ulaşılabilir, erişilebilir olduklarına inandıkları , sorunları gören, duyan, dinleyen, anlayan ve çözüm üretebilen, yaptıkları yeniliklerle kendilerine kariyerlerinde yeni yollar açan, gösteren , samimiyetine inandıkları, güvendikleri ve dolayısıyla sevdikleri üst yönetimler ile çalışmak istiyorlar. Bu istek çok insani ve anlaşılabilir.
Kar odaklı bankacılığın yanına insani değerleri de koyabilen üst yönetimler her yönden daha çok kar etmeyi hakediyorlar . Diğerleri bir yandan kar ederken , diğer tarafta beşeri sermayesinden zarar ettiklerinin henüz farkına varamamış olsalar da zaman içinde bunu görecekler ne yazık ki. Çünkü insanlar ne kadar profesyonel olsalar da sonuçta işlerine ve yöneticilerine karşı duygularını en derinlerde saklıyorlar . Tüm başarılar gelip geçerken bu duygular yıllarca insanlarda iz bırakıyor ve kalıcı oluyorlar. Yazımı tüm üst yönetimdekilere bir soru sorarak bitirmek istiyorum :
“ Sizler bundan 20 yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz ve nasıl anılmak istiyorsunuz ? “
Biiançolardaki başarılarınızı kimse hatırlamayacak ama çalışanlarınız ile olan iletişiminiz, bağınız yıllar sonra BİLE konuşulacak ve iyi ya da kötü olarak anılacak .
O yüzden “ sevilen yönetim” olmayı daha fazla önemsemelisiniz . O sizin en kalıcı reklamınız olacak.