Memleketin en önemli sorunlarının başında tarım geliyor. Bir zamanlar kendi kendine yeten nadir ülkelerden biriydik – şimdi ise samanı bile ithal eder hale geldik.
Tarımsal üretimde ciddi bir verimlilik sorunu var…
Bu da yetmezmiş gibi tarımsal ürün fiyatlarında sorunlu bir ülke Türkiye…
Yıllardır gıdada dünyanın en yüksek enflasyonlarından birini yaşıyoruz. Hatta durum o kadar vahim ki tüm dünyada gıda fiyatları azalırken bizde yükseliyor.
Daha öncesinde sorunu kaleme aldığım yazımı paylaşıyorum:
Türkiye’nin buna bir çözüm bulması lazım. Peki çözüm ne?
Kamunun sektöre yönelik stratejik planlar oluşturması lazım. Bu çerçevede destekler ve yardımlar esirgenmemeli.
Peki özel sektörde durum ne?
Borsada 4 tane tarım, ormancılık, balıkçılık sektörü şirketimiz var. Yeter mi? Hayır. Tarımın önemini göz önüne aldığımızda daha fazla olmalı. Fakat ihtiyacımız olan şey teknoloji ve verimlilik artışı.
Peki bu ihtiyaç nasıl giderilecek? Halka arzlarla tabi ki.
Halka arz için başvuran şirketleri inceledim. Örnek olsun diye bir tanesini beraber inceleyelim. Ne tür halka arzlar olmamalı, sektördeki soruna çözüm olmayacak şirketlerin başvurduğunu anlatayım.
Sektördeki şirketlerden birisi de Altun Gıda A.Ş. Taslak izahnamesini okudum. Şirket Hatay İskenderun’da yer alıyor.
Altun Gıda’nın meyve bahçeleri var. Bu bahçelerde portakal, limon, mandalina, greyfurt gibi narenciye üretiyor.
Bahçeden portakalı, mandalinayı topluyor, yıkıyor, paketleyip yurtdışına satıyor.
İyi güzel de sorunun çözümü bu şirketleri halka arz etmek mi? Memleketin Altun Gıda’nın halka arz olmasına ihtiyacı var mı?
Otoritenin bunu düşünmesi lazım.
Altun Gıda’nın yaptığı iş on binlerce yıldır insanlığın yaptığı en temel, basit ve bilgi know-how gerektirmeyen bir iş.
Meyve bahçesinden hasat yap – yıka – kartona koy ve sat.
Entelektüel sermaye gerektiren bir iş yok. Sabit getirili ve düz bir iş modeli.
Peki ülkenin ihtiyacı olan iş modeli bu mudur? Halka arz ile milyonlarca hatta milyarlarca liralık kaynağın akıtılacağı şirket modeli bu olmamalı.
Peki bize ne lazım? TEKNOLOJİ, VERİMLİLİK, GELECEK VAAT EDEN ÇÖZÜMLER
Borsa’ya açılmak için sıra bekleyen 132 şirket başvurusu var. Tarımdaki gelişmeleri takip edenler bilir, inanılmaz ölçüde teknolojik ilerleme, yapay zeka entegrasyonu, blockzincir teknolojileri, gibi sayısız teknolojik başarı ve verimlilik artışı sağlayan konular var.
Memleketin tarıma bu kadar ihtiyaç duyduğu ortamda, ülke kaynaklarını bu şirketlere aktarmamız gerekiyor.
Altun gıda gibi en ilkel yöntemlerle tarımsal üretim yapan, verimlilik artışı ve ilerleme adına bir katkısı bulunmayan şirketlere değil.
Tarıma tabi ki ihtiyacımız var. Bu tarz şirketler her zaman var olsun, olmaya devam etsin. Fakat gerek insanlığın gerekse de ülkemizin en önemli sorunlarının başında gelen gıda konusunda Türkiye’nin bir adım atması şart.
Kamu kesimi üstüne düşeni tabi ki de yapmalı.
Ama öte yandan çağın gerekliliklerini takip eden, en son teknolojiyle donatılmış ve KATMA DEĞER YARATAN tarım ve gıda şirketlerine ihtiyacımız var. Borsanın finansal kaynakların bunları desteklemesi gerekiyor.
Tarımda üretip yıkayıp kartona koyup satan değil, verimliliği artırıcı yatırımlar yapan, teknoloji odaklı şirketler gerekiyor.
Borsada, ürünü ham haliyle satan değil, işleyen ve katma değerli ürün üreten, bu sayede büyüyen şirketlere ihtiyacımız var.
Aradığımız iş modeli Altun Gıda değil, bu saydıklarımızdır.
Aksi takdirde fındığı satar kat ve kat üstü fiyatla işlenmiş fındık ezmesi alırız, zeytini ölü fiyatına satar İtalya’dan zeytinyağı getirtiriz.
Sevgiyle kalın.