BIST 100 endeksi günü yüzde 1,77 kayıpla 8.113 puandan tamamlarken, BIST 30 endeksi yüzde 1,62 kayıpla 8.497 puandan tamamladı. Borsanın düşüşünde her ne kadar İsrail’in savaş açması gösterilse de arkasında yatan en önemli nedenin nakit para girişinin olmaması gösterildi.
İlk kez 1 ay önce sermaye piyasaları uzmanı ve Karıncalar Finansal Okuryazarlık Platformu Direktörlerinden Metin Yüksel’in dile getirdiği likidite sıkışıklığı ve kredili pozisyonlar düşüşte etkili oldu. İsrail olayı ile birlikte aracı kuruluşların müşterilerine “kredili pozisyonunu azalt” çağrısı yaptığı öne sürülüyor.
SORUN FAİZ ARTIŞI
Ciddi bir yabancı girişi olmaması nedeniyle zaten likidite sıkıntısı yaşayan borsanın faiz artışı ile birlikte sıkıntıya düştüğünü belirten Analist Neslihan Sucu, “Fonların ve büyük spekülatörlerin kontrolündeki borsa ilk başlarda faiz artışına pozitif tepki verdi. Oysa faiz artışı para girişi olmayan borsamızı sıkıntıya düşürecekti. Burada farklı bir algı yaratıldı “dedi.
Merkez Bankası’nın son faiz hamlesinin borsada paranın maliyetini daha da arttırdığını ifade eden sucu şunları söyledi:
“Ortada yanlış bir algı doğdu. Negatif faiz var ve para mecburen borsaya gelecek. Bu olmadı. Para borsaya gelmedi. Kur Korumalı hesaplardan çözülen para da gelmedi. Bir de Mehmet Şimşek ile gelmesi beklenen yabancı da gelmedi. Şimşek öncesine kadar yüzde 20-25 ile kredi kullanan büyük oyuncuların maliyeti 2.5 ayda yüzde 80’e yükseldi. Piyasaya yön veren oyuncuların yüklü kredili pozisyonu olduğu bilinen bir gerçek. Yüzde 80 kredi faizi sürdürülebilir bir pozisyon değil. Aracı kurumlar müşterilerine kredili pozisyonlarını azaltmaları için baskı yapıyor. Her düşüşte bu baskı biraz daha artıyor. Agresif düşüşün nedeni bu.”