Cehalet Bilimi’nin yazarı Prof. Dr. Tayfun Uzbay; “Günümüzde liyakatten uzaklaşıldığını ve cehaletin arttığını eğitimde gerilemenin, bağımsızlık tehdidi olduğunu söylüyor ve siz cahil kaldıkça küresel güçler sizi yönetir” diyor.
Basından bir haber; Sebahattin Zaim Üniversitesi Rektör Yardımcılığı görevini yürüttüğü sırada “Okuma oranı arttıkça beni afakanlar basıyor. Ben her zaman cahil halkın ferasetine güveniyorum” açıklamalarıyla gündeme gelen Prof. Dr. Bülent Arı, YÖK Denetleme Kurulu üyeliğine atandı.
Ekonomide cehaleti, eğitimde cehaletle at başı gidiyor ve doğrudan insan refahını etkiliyor. Ekonomide cehalette ilk sırada faiz cehaleti geliyor.
Siyasi iktidar, eksi faiz ile rekabetçi kur yaratmak istedi. Ters tepti. Dış ticaret hadleri aleyhimize değişti. Ekonomiyi canlı tutacağım dedi, bankalar faizler enflasyonun altında olmasına rağmen kredi talebinin daraldığını söylüyor. Eksi reel faizin büyümeye az da olsa etkisi olur ve fakat buna karşılık Türkiye eksi reel faiz yüzünden hiper enflasyona gidiyor.
Yalnız iktidar kanadı değil, yandaş medyanın kullandığı televizyon piyonları bazı akademisyenler de; ”Çoğu ülkede negatif faiz var” diyerek Türkiye’de yanlış faiz politikasına dolaylı onay vermiş oluyor.
Gerçekte;
*Türkiye’deki negatif reel faiz dünyadan kopuk ve yüksektir.
*Yüksek negatif faizin ekonomik etkileri ülkeye göre değişir ve yüzde üç-beş eksi reel faiz ile yüzde 35 eksi reel faizin etkileri çok farklıdır.
TÜİK, geçen ay için finansal yatırım araçları reel getiri oranlarını açıklamıştı. Bu açıklamaya göre; Türkiye son bir yılda ortalama mevduat faizi yüzde 16 ve TÜFE’ye göre TL mevduatının reel faizi eksi yüzde 35 oldu.
Merkez Bankası faizlerine göre bakarsak, Dünyada negatif reel faiz -açık ara en yüksek negatif reel faiz- Türkiye’dedir. Dahası gelişmekte olan ülkelerde negatif reel faiz ya sıfır veya yüzde 1 ve 2 dolayındadır. (Aşağıdaki tablo.)
Kaldı ki, genel olarak piyasa faizi MB faizinden yüksektir. Söz gelimi ABD’de dün itibariyle faiz 1,75 ve fakat tahvil faizleri yüzde 3’tür. Bu şartlarda gelişmekte olan ülkelerin yüzde bir veya sıfır eksi reel faizini, Türkiye’nin yüzde 36 eksi reel faizi ile karşılaştırıp, ”Çoğu ülkede negatif reel faiz var” demek cehalet değil midir?
İktisatçıların reel faizi böyle yorumlaması ekonomik istikrarı daha çok bozdu; zira siyasi iktidarın işine geliyor ve önlem almak gereği duymuyor.
Öte yandan, negatif faizin tasarruflar üzerindeki etkisi her ülkeye göre değişir. Türkiye’de TL’den kaçanlar, dolara ve gayrimenkule yatırım yaptı ve tasarrufları reel olarak arttı. Tasarrufların yatırıma dönüşmesi ise sermaye piyasası yolu ile mümkün olur ve fakat Türkiye’de mülkiyet güvencesi zayıf, hukuki ve demokratik altyapı bozuk olduğu için yatırım yapılmıyor.
Ekonomi yazan, analiz yapan, genç arkadaşlarla övünüyoruz. Ama iktidara yağ çekmek için gerçekleri saptıranlar, ülkenin geleceğine dinamit koyuyorlar.