Avukat Gökçeyabuloğlu, bankacıların geç saatlere kadar ve haftasonu çalıştırılmasına hukuki açıdan baktı. Peki bu çalışmalar ne kadar yasal? AV. GÖKÇE YABULOĞLU YAZIYOR:
OLAĞAN NEDENLER İLE YAPILAN FAZLA ÇALIŞMANIN HUKUKA UYGUNLUK KOŞULLARI
Fazla çalışma, haftalık kanuni çalışma süresi olan 45 saatin aşıldığı durumlarda yani 45 saat üzerinde mesai yapılması halinde söz konusu olur. Fazla çalışma, işçinin önceden yazılı onayı alınmak suretiyle olağan nedenler dahilinde alınmak suretiyle olabileceği gibi zorunlu ve olağanüstü nedenlerden de kaynaklanabilir.
1.FAZLA ÇALIŞMADA YAZILI ONAY KAVRAMI
Yazımızın konusu olan olağan nedenlerle yapılacak fazla mesaide işçinin yazılı onayının alınması gerekliliğinin dayanağını İş Kanunu ve İş Kanununa İlişkin Fazla Çalışma ve Fazla Sürelerle Çalışma Yönetmeliği teşkil etmektedir. Anılan düzenlemelerde “ fazla çalışma için işçinin onayının alınması gerektiği, fazla çalışma yaptıracak işverenin bu onayı her yılın başında işçisinden yazılı olarak alıp özlük dosyasında saklama yükümlülükleri “ hüküm altına alınmıştır.
Uygulamada işçilerden iş sözleşmesinin kurulması sırasında sözleşme içerisine eklenilen fazla çalışmaya muvafakat konulu maddelerle fazla çalışma bakımından işçilerden ileride yapılması muhtemel tüm fazla mesailer için onay alındığı varsayılmaktadır. Ancak bu durum her zaman hakkaniyetli olmamakla birlikte işçinin fazla çalışma için yeniden yazılı onayına başvurulması gerekmektedir. Zira İş Kanununa İlişkin Fazla Çalışma ve Fazla Sürelerle Çalışma Yönetmeliği açık düzenlemesi gereğince “ fazla çalışma yaptırılması için işçilerden her yılın başında yazılı onay alınması “ zorunludur.
Nitekim Yargıtay’ın aşağıda belirtilen ilamı ve bu doğrultudaki diğer emsal içtihatlar uyarınca da yasal koşullara uygun fazla mesai için yazılı onayın her yıl başına alınması zarureti vurgulanmıştır:
“…Taraflar arasında yapılmış olan iş sözleşmesinin “Özel Şartlar” başlığını taşıyan 8.2.maddesinde “işveren, gerekli gördüğü takdirde, işçi, iş saatleri dışında veya tatil günlerinde ( bayram, genel tatil ve hafta tatili )çalışmayı kabul eder.” kuralına yer verilmiş ise de, fesih tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 4857 sayılı İş Kanunu’nun 41.maddesi ve bu maddeye dayanılarak çıkarılan yönetmelik uyarınca fazla mesai için her yıl yeniden işçinin muvafakatinin alınması gerekir. Bu nedenle, sözleşmede fazla mesai yapmaya davacının rıza gösterdiğine ilişkin hükmün ancak ilk yıl için geçerli olduğu kabul edilebilir… “ ( Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 8.5.2006 tarihli ilamından alıntıdır. )
Dolayısıyla işçinin bir kere onay vermiş olması her halükarda her zaman fazla çalışma borcu altına girdiği, bir kez imzalatılan muvafakatname nedeniyle iş akdinin devam ettiği her yıl için yasal olarak bu hususta sorumluluğunun bulunduğu şeklinde yorumlanamaz. Kaldı ki işçiye bu konuda bir kez verdiği onay dayanak gösterilerek sonraki yıllar bakımından fazla çalışmaya dair baskı yapılması hukuki olmayacaktır ve işçinin kabul etmemesi üzerine iş akdine son verilmesi geçersiz fesih gündeme getirecektir.
Yargıtay’ın her yıl için ayrı ayrı onay alınmadan fazla çalışma yaptırılan işçinin bu nedenle iş akdini feshetmesini haklı saydığı kararları mevcuttur:
“…Dosya kapsamına göre, davacının iş sözleşmesini onayı bulunmadığı halde fazla çalışma yaptırılması sebebiyle feshettiği anlaşılmaktadır. Mahkemece de, davacının fazla çalışma yaptığı kabul edilerek, karşılığı ücret alacağı isabetli şekilde hüküm altına alınmıştır. 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 41. maddesi uyarınca, fazla çalışma yapılması için işçinin onayının alınması zorunludur. İş Kanununa İlişkin Fazla Çalışma ve Fazla Sürelerle Çalışma Yönetmeliği’nde de, söz konusu onayın her yılbaşında işçiden yazılı olarak alınacağı düzenlenmiştir. Davalı işverence ise, dosyaya sunulan onay belgesi 2005 yılına ait olup, feshin gerçekleştiği tarihi kapsar bir onay belgesi sunulmamıştır. İşçiden fazla çalışma yapılması için onay alınmasını gerektirmeyecek zorunlu bir sebebin veya olağanüstü durumun var olduğu da iddia ve ispat edilmemiştir. Bu halde, davacının fazla çalışmaya onayı bulunmaması sebebiyle iş sözleşmesini feshi, haklı sebebe dayanmaktadır… “( Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 8.3.2014 tarihli ilamından alıntıdır. )
Kısaca özetlemek gerekirse; işverenlerin yaptıracağı fazla çalışmanın yasal sayılması için işçilerden her yıla dair ayrı ayrı yazılı onay alınması şarttır, aksi halde yaptırılacak fazla çalışma hukuki olmamakla birlikte işçinin bu sebeple iş sözleşmesini feshetmesi haklı sebep teşkil ederek işçinin kıdeme hak kazanmasına neden olacaktır. Bunun yanında açıklandığı şekilde her yıl için ayrı ayrı kendisinden onay alınmadan fazla çalışma yapmaktan kaçınan işçinin iş akdi işverence feshedilirse yapılan fesih geçersiz olacak, işçinin mahkemeye başvururak işe iadeyi talebi halinde mahkemece feshin geçersizliğine karar verilebilecektir.
2.FAZLA MESAİNİN SINIRLARI VE İŞÇİNİN FAZLA MESAİ SONUCUNDA KAZANDIĞI HAKLAR
Fazla çalışma her ne sebeple olursa olsun bir yıl içinde toplamda 270 saati aşamaz. Şayet işçiler işyerlerinde yıllık yasal fazla çalışma saatini aşacak bir çalışmaya zorlanıyor ise durumu tutanaklar ve diğer resmi dayanaklar ile fazla çalışmanın yasal koşullara uygun yaptırılmadığına dair ilgili Bölge Çalışma Müdürlüklerine aktararak yargıya başvurmadan önce alternatif çözüm yolları arayabilirler.
Fazla çalışma yapan işçinin yaptığı çalışmayla orantılı olacak şekilde iki alternatifi bulunmaktadır. İşçinin fazla mesaisine karşılık fazla çalışma yaptığı her saat başına zamlı ücret alma hakkı ya da serbest zaman yani bir anlamda izin kullanma hakkı vardır.
İşçi örneğin bir saat fazla çalışma yaptıysa bunun karşılığı olarak 30 dakika serbest zaman kullanma hakkına ya da bir saatlik ücretini yarı oranında zamlı olarak yani bir buçuk katı olarak alma hakkına sahip olacaktır.
Avukat Gökçe YABULOĞLU
Banka CEO’sunun Evi Neden Yok?
Türkiye’nin gündeminde İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran var. Hakan Aran, Antalya’da gazetecilerle yaptığı sohbet sırasında kiralardan yakınıyor. Aran, 12.500...