Geçmişten bu yana ülke olarak yanlış para politikasının kurbanı olduk.
Yapışkan enflasyon yarattık.
Öyle ki, bugün konut bir yatırım aracıysa, dolarizasyon davranışı kırılamadıysa hep aynı yanlışta ısrar etmemizden kaynaklandı.
Ya iki ileri bir geri giden damperli kamyon misali faiz artırdık; ya da olması gerekenden önce aşağıya yuvarlanan taş misali faiz indirdik.
KOL KESMEDİK, gerçek resesyonla enflasyon canavarını zayıflatamadık; BEKLEYEMEDİK, enflasyon ataletini kıramadık.
Bunlar olurken de para politikasını etkin maliye politikasıyla destekleyemedik; gerekli reformları (tarım ve konut arzı gibi) hayata geçiremedik.
Kısaca, KISA VADELİYİZ!
Kısaca, YARINLARI DEĞİL BUGÜNÜ ÖNCELİYORUZ.
İşte size faiz kararı alternatifleri…
Son derece özet, son derece net ve belki de son derece sert!
Merkez Bankası yarın,
EĞER, ‘pas geçerse’ BAĞIMSIZIM der, beklenti desteğini kısmen kırarak enf. ateleti seviyesini aşağıya çeker.
EĞER, ‘200’ bp indirim’ yaparsa, ŞAHİNİM der, mevduat faizlerinin TL reel değerlenme üzerindeki itici etkisini devam ettirir.
EĞER, ‘250 bp indirim’ yaparsa DOĞAN GÖRÜNÜMLÜ ŞAHİNİM der, mevduat faizlerinin politika faiz aşağısına sarkmasını önler.
EĞER, ‘400 bp ve üzeri indirim’ yaparsa BAĞIMLIYIM der, NAS değil lakin NAS BENZERİ koşullar yaratır.
Sevgi ve vicdanla kalın…
Prof. Dr. Soner GÖKTEN