Vergi düzenleme tasarısında Dahilde İşleme İzin Belgesi ile bir madde var ki yarardan çok zarar getirecek.
Önce Dahilde işleme izin belgesi nedir açıklamak gerek;
kısaca DİİB denen bu belge ihracatçı imalatçıların üretip ihraç edecekleri mamullerin içindeki hammaddelerin gümrük vergi ve kdv istisnası ile satın alınması için düzenlenen bir evraktır.
Ülkemizde yine vergi düzenlemesinden aldığım veri ile tüm ihracatın %43 DİİB ile gerçekleşmektedir.
İhracat yapılırken teslimde kdv alınmadığından üretilen mallarda kullanılan hammaddelerin de kdv den muaf alınması için devletçe verilen bir ayrıcalıktır.
Bu muafiyetin kaldırılması demek imalatçı ihracatçıların hammadde ithalatı veye yurt içi alımlarında mecburen kdv ödemesi demektir.
Bu durumda ise ihracattaki teslimlerde kdv olmadığı için üreticeler aldıkları hammaddenin oranı kadar devletten sürekli alacaklı olacaklar ve yurt içi satışları yoksa bu kdv yi mahsup edemeyecek ve mecburen devreden kdv hesabına atacak ve boş yere bir finansman yüküne katlanacaktır.
Devreden kdv ile ilgili de vergi iadesinin talebinin ve tasarıda öngürelen 5 yıl sonra gider kayıt edebilmek için vergi incelemesine tabi olma zorunluluğu ihracatçıyı ciddi manada da zora sokacaktır.
Otoritenin bu istisnayı kaldırmak istemesindeki asıl sebep ise , kdvsiz ve ithal edilen ülkeye göre gümrük vergisiz satın alınan hammaddelerin mamul hale gelemeden yurt içine kdv eklenerek satılması veya aynı hammadder ile üretilen nihai ürünlerin yurt içine kdv li olarak satılmasının önüne geçilememesidir.
Aslında otorite belge kontrolünü yapamadığı ve bir takım imalatçıların belgeyi kötü niyetle kullanmalarının önüne geçememesinin ceremesini gelir kaybı bahanesiyle tüm ihracatçılara ödetmek istiyor.
Kanımca bu madde ülkemizin kalkınmasında en önemli motor güç olan ihracatın artmasını değil azalmasanın önünü açar .
Sait Ürünlü